Bitmeyen Ahmet Kaya tartışması

O gece Ahmet Kaya’ya yapılanan büyük haksızlık olduğunu...
Sahneye çatal bıçak atanların yarattığı terörü...
Kaya’nın linç edilmesinin yanlışlığını...
Söylemeyen kaldı mı?
Herhalde popüler kültürün yakın tarihinde hiçbir olayla bu kadar yüzleşmedi Türkiye...
Özeleştiri vermesi gerekenler özeleştiri verdi.
Yapılanın yanlış olduğunu neredeyse o gece orada olanların tamamı kabul etti.
Hatta Serdar Ortaç bu konuda özür bile diledi...
Daha ne isteniyor peki?
Neden aynı olay her sene gündeme bir-iki kez ısrarla getiriliyor?
En son Mehmet Ali Birand’ın 28 Şubat belgeseliyle bir kez daha tartışmaya açıldı olaylı MGD gecesi.
Birand, olaylı gecenin görüntülerinin peşine Reha Muhtar’ı ekleyince sanki olayın sorumlusu Muhtar’mış gibi bir hava esti belgeselde.
Muhtar bu durumu eleştirince, Birand haklı olduğunu ve belgeselden Muhtar’ın görüntülerini çıkartacağını açıkladı.
Daha sonra Ahmet Kaya’nın eşi Gülten Kaya konuyla ilgili yazılı açıklama yaptı.
Ve şimdi biz yine Ahmet Kaya ve MGD gecesini tartışıyoruz.
Ahmet Kaya, bu işin aynı şekilde tekrar tekrar tartışıldığını görse, “İki gözüm yetti be” deyip sunturlu bir küfür savururdu vallahi...

Yolunuz düşerse...

Son Barcelona seyahatimde bu güzel şehirde iki üç yeni lezzet durağı daha keşfettim.�
Şu sıralar ilkbahar gelirken Barcelona’ya yolunuz düşerse...
- Tapas konusunda gerçek bir efsane olan Quimet&Quimet’ye uğramayı... (Çünkü burası ayakta takılınan küçücük bir dükkandır ve hiçbir şey hazır değildir, her tapas anında tek tek hazırlanır)
- Gaudi imzası bulunan binadaki Casa Calvet’e de akşam yemeği... (Rezervasyonsuz gitmeyi aklınızdan bile geçirmeyin, mekanda sadece 10-12 masa var, yer bulmak mümkün değil)
- Öğleden sonra Cal Pep’in tapas barında takılmayı... (Kapısında kuyruk olur, beklemek zorunda kalabilirsiniz.)
Unutmayın...

Çocuk şarkıları

Geçenlerde çocuk şarkılarının toplandığı 2-3 CD geçti elime...
Üsküdar’a giderken...
Tin tin tinimini hanım...
Ben armudu dişlerim...
Çocuk şarkılarına gel!
Üstelik “Yar üstüne yar seveni kurşunlamalı” diyen şarkı sözleri bile var şarkılarda...
Bu sözlerle büyüyen çocukların, kadına karşı şiddete karşı duyarlı olmalarını bekleyeceğiz öyle mi?
Arkadaşım Eşek, Oku Bakiim, Ayı, Süper Babaanne olmak üzere anladım ki bu ülkede en güzel çocuk şarkılarını Barış Manço yapmış.
Barış Manço’dan sonra da bu işle ilgilenen çıkmamış.
Ali Baba’nın Çiftliği gibi çocuk şarkıları da yabancı çocuk şarkılarından uyarlama zaten.
Türkçe çocuk şarkıları konusunda ne kadar fakirmişiz meğer...

Hollywood ünlüleri Fetih 1453 için gelecek

Fetih 1453 daha vizyona girmeden filmin galasının Hollywood’taki Oscar töreninin düzenlendiği Kodak Tiyatrosu’nda yapılacağı söylenmişti. Böyle bir şey gerçek olmadı, bu fikirden vazgeçildi.
Ancak öğrendiğim kadarıyla Faruk Aksoy, 5,5 milyonu aşan ve 6 milyon gişeye giden filmi için büyük bir gala sevdasından vazgeçmiş değil.
Filmi Hollywood’a götürmektense, Hollywood ünlülerini buraya getirmeye karar vermiş.
Hollywood ünlülerini, İstanbul’u ve filmi görmeleri için buraya davet etmeyi planlıyor.
Bir süredir Hollywood’taki ünlü aktörlerin menajerleriyle görüştüğünü öğrendim Faruk Aksoy’un...
Ama öyle ahı geçmiş vahı kalmış oyuncuların değil, gerçek Hollywood starlarının peşinde.
Faruk Aksoy bu hayalini gerçekleştirir mi bilemem...
Ama Türk sinemasının en çok izlenen filmine de böyle bir büyük gala yakışır.