Bellucci önce Beren’le sonra Cem’le oynayacak

Özpetek’in mi, Zülfü Livaneli’nin mi filminde oynayacak, yoksa Türkiye’de İranlı yönetmen Bahman Ghobadi’yle mi film çekecek?
Kafa karışıklığını gidereyim, hatta Monica Bellucci ve Cem Yılmaz’ın tanışmasıyla ilgili bir magazin haberi vereyim de olay tam netleşsin...
Monica Bellucci’nin, Zülfü Livaneli’nin çekeceği “Harem” filminde oynayacağı haberi doğru değil.
Ama Bellucci bu yıl içinde Türkiye’de iki film çekecek, hem de iki ünlü Türk oyuncuyla...
Mart ayında önce Bahman Ghobadi’nin büyük bir kısmını Türkiye’de çekeceği yeni filminde rol alacak ünlü sanatçı.
Daha önce Ghobadi’nin “Beren Saat’le çekecek” diye basına yansıyan filmi de bu film işte...
Yani Monica Bellucci’yle Beren Saat, İranlı yönetmenin filminde birlikte oynayacak.
Bu filmin son sürprizi, Belçim Bilgin Erdoğan.
Belçim hem Beren’le hem de Bahman’la iyi arkadaş. Geçen hafta Star TV’deki “Full Ekran”da bu filmde oynamak için anlaşma yapmak üzere olduğunu ağzından kaçırdı...
Bellucci bu filmden sonra da eylül ayında Cem Yılmaz’la kamera karşısına geçecek.
Ferzan Özpetek’in çekeceği filmin adı: “Sonra Ağlayacağım”...
İtalya’da başlayıp Türkiye’ye uzanan bir “yol hikayesi” bu.
Ağırlıklı olarak İstanbul’un Boğaz hattındaki mekanlarında ve Mardin’de çekilecek.
Monica Bellucci’yle Cem Yılmaz’ın tanışması da ilginç...
Filmi konuşmak üzere Cem Yılmaz geçen ağustos sonunda Ferzan Özpetek’in Roma yakınlarındaki yazlığına tatile gitti.
Roma dışındaki Sabaudia bölgesinde bulunan yazlığın önünde Ferzan Özpetek, Cem Yılmaz, senaristler ve film ekibi bir yandan güneşlenip denize girerken diğer yandan da filmi konuştular.
İşte böyle bir anda tüm ekip mayolar içinde güneşlenirken Monica Bellucci, Cem Yılmaz’la tanışmak için plaja geldi.
Bellucci iki ay önce doğum yapmıştı, bebeğini plaja getirmedi, kendisi de denize girmedi ama rahat kıyafetleriyle kumlar üzerinde Cem Yılmaz ve Ferzan Özpetek’le uzun süre film üzerine sohbet etti.�
Yaptığı esprilerle Monica Belluci’yi de güldüren Cem Yılmaz, böylece ünlü oyuncuyla ilk olarak plajda mayoyla tanışmış oldu...

Taraftarı bazıları görmedi

Arena Stadı’nın açılışı sırasında yaşanan olayları protesto etmek için Tek Yumruk adlı taraftar organizasyonunun yürüyüşü vardı cumartesi günü... Başbakan’ı, Polat’ı, TOKİ’yi ıslıkladılar.
Hadi diyelim buraya kadar medya açısından ilginç bir şey yok! İlk kez rakip taraftarların yan yana gelmesinin de mi haber değeri yok?
Baktım pazar günü sadece Hürriyet, Milliyet ve Vatan birinci sayfadan görmüştü haberi. Habertürk içeride küçük görmüş, Akşam spor sayfasında en alta koymuş, ara ki bulasın.
Sabah, Zaman, Star, Bugün, Yeni Şafak ise koskoca taraftar protestosunu tek bir satır bile görmemiş.
Hangi gazetenin hangi haberi nasıl koyacağına, ne kadar göreceğine kimse karışamaz.
Ama bu dönemde kimin nasıl davrandığının da bir şekilde not edilmesi gerekiyor.

Guti hep aynı!

İspanya’da bindiğim üç ayrı taksici de Türk olduğumu öğrenince Guti’yi sordu bana...
Beşiktaş’tan bahsettiler, Guti’den söz açtılar...
Gurur duydum diyemeyeceğim...
Çünkü hepsi de Guti’yle ilgili aynı şeyi merak ediyordu;
“İstanbul’da da sabahlara kadar gece kulüplerini geziyor mu, kızlarla eğleniyor mu?”
“Daha geçen ay içkili şekilde arabasını çarptı” dedim.
Hiç şaşırmadılar.
Demek insan 7’sinde neyse 70’inde de o...
Ha Madrid ha İstanbul, fark etmiyor.