Rodos’la başlayan modaya uydum ama ben biraz daha uzağa gidip bayram namazını Cape Town’daki 1834 yapımı Nurul İslam Camii’nde kıldım.
Kaldığım otelin tam çaprazında, şehrin bu bölgesine yerleşen Müslümanlar’ın kullandığı bir cami bu... Biraz daha ilerisinde Oval Mescid diye bir başka ibadethane daha var.
Hiç yurtdışında, yabancı Müslümanlar’la bayram namazı kılmamıştım.
Nasıl bir deneyim olur diye merak edip gittim...
n Namazın neresinde girip neresinde çıktığınız hiç önemli değil. İsteyen istediği bölüme dahil oluyor, isteyen istediği zaman çıkıyor. Sürekli bir sirkülasyon var caminin içinde...
n Ne mutlu ki bizde dualar ve vaazlar Türkçe. Buradaki imam sadece Arapça konuşup, Arapça dua etti. Tek bir kelime anlamadım, anlayan olduğunu da sanmıyorum çünkü herkes İngilizce konuşuyor.
n Çoğunluğun üzerinde uzun, bayramlık yıkanıp ütülendiği belli olan beyaz entariler vardı.
n Camideki üç-beş beyazdan biri olarak, üstelik ’Turkish Muslim’ olarak, imamdan sonra en fazla bayramlaşılanlardan biri olduğumu söyleyebilirim.
n Birbirlerinin ellerini tam olarak sıkmıyorlar. Birbirlerini üç kez kucaklayıp, üç kez yanaktan öpüyorlar. Bizdeki kafa tokuşturmadan bihaberler... Ben bir- ikisine öğretmeye çalıştım, koşarak yanımdan uzaklaştılar.
n Herkes terlikliyken ben iyi sayılabilecek ayakkabılarımı uluorta bir yere bıraktım. Kesin çalınacak diye düşünürken, hiçbir şey olmadığını hayretle gördüm.
n Kapıda dilenci kadınlar bekliyordu. Biri gözümün önünde kucağındaki bebeğin bacağını çimdikledi, ağlasın da halleri daha dramatik olsun diye. Elimdeki 20 rand’ı ona değil, yanındakine verdim.
Ankara-Bodrum kim uçacak?
THY ya da özel şirketler fark etmez, her açılan yeni uçuş hattına sevinirim. Çünkü uçuş hatları ve sayıları bir zenginliğin göstergesidir.
Keşke İzmir ve Adana, aralarında her gün direkt uçuş yapılacak bir ekonomik güce ulaşsa...
Düşünsenize Van-Antalya arasında her gün iki direkt uçuş olduğunu, Diyarbakır-İzmir arasında günde iki sefer yapıldığını...
Gökyüzü trafiği ne kadar yoğun olursa o şehrin, o bölgenin, o ülkenin ekonomisi o kadar iyi gidiyor demektir.
Oysa bizde hálá çoğu uçuş aktarmalı. Ankara-Antalya arasında THY’nin günde sadece tek bir uçuşu var.
Biri turizmin başkenti, diğeri ülkenin...
Özel havayolu şirketleri haftada bir-iki kez uçuyor bu hattı. THY’nin sabah 6 uçağını kaçırdınız mı, Ankara’dan Antalya’ya gitmek için İstanbul’a gelmek zorundasınız.
Ankara’dan direkt Bodrum uçuşu da yok. Ankaralılar, her yaz olduğu gibi geçen yaz da Bodrum’a uçakla gitmek için İstanbul’a gelmek zorunda kaldı...
Havayolu şirketleri zarar edecekleri hattı elbette açmaz.
Ama bu yaz Ankara-Bodrum direkt hat açılırsa, Ankara-Antalya seferleri artarsa, ülkede işlerin iyi gittiğine dair bir işaret olacak bu...
Savaş Dinçel ve sigara
Babamın rahatsızlığı için doktora gidince ilk sordukları soru hep aynı oldu: "Sigara içiyor musunuz?"
- 60 yıldır içiyorum.
- Kaç yaşındasınız?
- 71
- ??
Bizimki 11 yaşında başlamış sigara içmeye, bir tek gün de bırakmamış.
Şimdi bıraktı, bırakmak zorunda kaldı!
Savaş Abi son anda bile bırakamadı, kaybettik. Başta 40 yıllık yakın arkadaşı Müjdat Abi (Gezen) olmak üzere, hepimizin başı sağ olsun.
Prof. Dr. Bingür Sönmez, ekimde geçirdiği ameliyat sonrasında da Savaş Dinçel’in sigara içmeye devam ettiğini açıkladı.
Hastalığının en büyük nedeni sigara!
9 yıl içtim, günde iki paket, öyle light falan da yoktu o zaman, en sertinden...
Tam 10 yıl oldu bırakalı.
Gördüğüm herkese aynı şeyi tavsiye ediyorum; ne yapın edin bırakın şu mereti diye...
Ben yurtdışına yerleşmeye gidiyordum, bunu fırsat bildim, son sigaramı havaalanında içtim. O günden beri de bir daha sigara içmedim.