Paylaş
Meriç Tunca Hürriyet Pazar’da bu konuyu Turgay Demirel’e sormuş. Basketbol Federasyonu Başkanı sakat oldukları için falan diyor.
Gelmeyen yıldızlar listesine bakalım; Amerika’nın 10, Litvanya’nın 3, Slovenya, Avustralya ve Fransa’nın 2, İspanya, Arjantin, Yunanistan, Almanya, Çin, Rusya ve Porto Riko’nun birer oyuncusu gelmiyor.
Bunların hepsi de takımlarının ve dünya basketbolunun yıldızları...
Aralarında Kobe Bryant, LeBron James, Jason Kidd, Pau Gasol, Dirk Nowitzki gibi milyonlarca dolar servetleri olan oyuncular var.
Şimdi soruyorum; şampiyona Türkiye yerine Fransa’da yapılıyor olsaydı, bu kadar çok star gelmemezlik yapar mıydı?
Ankara yerine Paris, Kayseri yerine Bordeaux’da oynansaydı maçlar, takım kadroları bu kadar eksik olur muydu?
Bu adamlar için zaten milli forma, bizdeki gibi kutsal anlamlar ifade etmiyor. Her şeye profesyonel bakıyorlar, milli takımdan kaçmak için bahane arıyorlar.
Hâl böyleyken bir de üstüne turnuvanın yapıldığı ülkenin şiddet bilançosu ekleniyor;
Mardin’de üç şehit...
İnegöl’de provokasyon...
Hatay’da polise hain tuzak...
Artvin’de çatışma...
Mayın patladı...
Roketatar saldırısı...
Şehit cenazeleri...
Bizim için sıradan hale dönüştü bunlar ama elin yabancısı için öyle mi? Menajerleri, yardımcıları, koruma ordularının “bu ülkede güvenlik yok” raporu vermediğini mi zannediyorsunuz basketbol starlarına? Sakat oldukları için gelmiyorlarmış...
26 yıldız oyuncunun hepsi birden nasıl sakatlandı yahu?
Sakatlık sakın bizde olmasın...
İlaç mezarlığı
Sigara yasağının Türkiye bütçesine büyük katkı sağlayacağını hem Başbakan Tayyip Erdoğan hem de Sağlık Bakanı Recep Akdağ sık sık dile getiriyor.
Doğru, tiryaki sayısı düştükçe hem sigaraya daha az para harcanacak hem de sigaraya bağlı hastalıkların tedavisine ayrılan para azalacak.
Peki Sayın Akdağ’dan rica etsek, Türkiye’de yılda çöpe atılan ilaç sayısının ne kadar olduğunu ve bunun parasal değerini açıklar mı acaba?
Gidip bakın, fakirinden zenginine her evde en az üç-beş kutu kullanılmayan ilaç bulursunuz. Buzdolapları ilaç mezarlığına dönmüş durumda. Benim bildiğim en az 10 yıldır eczanelerde taneyle ilaç satılması tartışılır. AK Parti hükümetinden önce de vardı bu tartışma. Birkaç yıl önce Akdağ’a bu konuda fikri sorulunca “Gerek yok” yanıtını verdi.
Elbette taneyle ilaç satılmasının riskleri var. Amerika bunu başarıyla uyguluyor ama yanlış ilaç kullanımdan ölümlerin en fazla yaşandığı ülkelerin başında da Amerika geliyor.
Doğru formülün ne olduğunu en iyi doktorlar bilir ama ilaç firmalarının presi altındaki doktorların, bu konuda ne kadar tarafsız olabilecekleri de soru işareti...
Ancak şu ilaç israfına Sağlık Bakanlığı bir şekilde dur derse, sigara yasağının sağladığı tasarrufun çok daha fazlası sağlanabilir.
Bravo Demirel
Dünya Futbol Şampiyonası’nın kurasını Cameron Diaz çekerken, 2010 Basketbol Dünya Şampiyonası’nın kura çekimini oyuncu Demet Tuncer’e yaptırmıştı Basketbol Federasyonu.
Bunu vizyonsuzluk diye eleştirmiştim ben de... “Keşke basketbol aşkıyla tanınan Jack Nicholson Türkiye’ye gelip çekseydi” diye de önermiştim.
Meriç Tunca’nın Turgay Demirel röportajından öğrendik ki; Basketbol Federasyonu maçlara Jack Nicholson’ı davet etmek için çalışmalara başlamış.
Bravo Demirel’e...
Geç de olsa doğruyu buldu.
Federasyon bu iş için bütçe ayırmalı ve her ülkenin birkaç tanınmış simasını maçlar için Türkiye’ye davet edip, ağırlamalıydı.
Bu konuda doğru adımı atan Demirel’in “İrlanda pasaportlular gelmesin” demesi ise bir o kadar yanlış.
Daha turnuva başlamadan yeni bir “İçimizdeki İrlandılar” tartışması başlatmasına ne gerek var?
Paylaş