Bardakçı’nın kusursuz musiki isteğini kim karşılayabilir?

“Siz sadece pop yapın hanımefendi” başlığıyla yazdığı yazıda ne Sertab’ın detone olması kaldı, ne usul bilmezliği...
Albümde musikinin bulunmadığını söyledi, “Dönülmez Akşamın Ufkundayız”ı iflah olmaz bir hâle getirdiğini yazdı...
Yıllarca aynı binada çalıştığımız, çok sevdiğim Murat Bardakçı’ya bu konuda laf yetiştirecek değilim.
Çünkü kendisi gerçek bir Türk musikisi hayranıdır.
Sadece araştırmakla ve bilmekle kalmaz, tamburunu alır, en klasik eserleri seslendirir de...
Dolayısıyla musiki üzerine söyledikleri ve Sertab’ın albümüyle ilgili eleştirileri kulak arkası edilemez.
Ammaaa...
Bu kadar acımasız olmaya gerek var mıydı?
Daha 60’ını görmeden neden ‘huysuz ihtiyar’ olmaya soyundu Bardakçı?
Bugün sanat müziği albümlerini çalacak radyo da yok, televizyon da...
Gençlerin ilgisi bu müziğe giderek azalıyor.
Tarkan’ın, Sertab’ın, Fatih Erkoç’un, Leman Sam’ın seslendirdiği sanat müziği eserleri de olmasa gençler kimden dinleyecek bu müziği...
Bırakın popçuları, Murat Bardakçı’nın musiki bilgisine bugün benim diyen pek çok TSM sanatçısı erişemez.
Eminim o albümlerde de pek çok usul hatası görüyordur Bardakçı.
Çünkü kimse Bardakçı’nın “kusursuz musiki” isteğini karşılayacak seviyede değil.
Öyleyse kimse TSM albümü çıkarmasın.
Hele popçular asla...
Bence tam tersine Bardakçı, TSM konusunda popçuların hevesini kırmak yerine onları cesaretlendirmeli.
Keşke Bardakçı çok sert eleştirilerinin sonuna, “Gençlerle musikiyi buluşturma çabası dışında bu albümde hiçbir şeyi sevmedim” notunu düşseydi.
O zaman ‘huysuz ihtiyar’ değil, yol gösteren üstat olurdu.

Cemal Ürdün’de

Cemal Hünal’ın ata ve okçuluğa olan merakını bilmeyen yok.
“Bir Zamanlar Osmanlı-Kıyam” dizisinde at üzerindeki performansları da çok konuşuldu.
Meğer Cemal profesyonel bir yarışcıymış...
Ben de yeni öğrendim…
Cemal Hünal geçtiğimiz hafta sessiz sedasız Ürdün’e gitti...
Ürdün Kraliyet Ailesi’nin düzenlediği Uluslararası Al Faris Atlı Okçuluk Şampiyonası’na katıldı...
At üzerinde okçuluk hünerlerinin sergilendiği bir yarışma bu...
Tam 54 ülke sporcusu katılmış.
At üzerinde dört nala giderken okla hedefleri vurmaya çalışmış.
Ve performansıyla Cemal Hünal bu yarışmada 27. olmayı başarmış...

27’nciliğin nesi başarı demeyin, profesyonel olarak ilk katıldığı yarışma bu Cemal Hünal’ın.
Cemal’e hem organizasyonu hem de performansının detaylarını sordum...
Kraliyet ailesinin davetlisi olarak gitmiş Ürdün’e...
Uzun süredir de bu organizasyonu bekliyormuş...
Gençlik dönemlerinde hayran olduğu okçularla birlikte yarışmış...
Bu yüzden “Az daha aklımı kaçıracaktım” diyerek anlatıyor şampiyonayı.
Önümüzdeki yıl mutlaka ilk 10’da yer alırım diyecek kadar da iddialı Cemal...