AKP'nin Cumhurbaşkanlığı aday adaylarına, iki isim daha eklendi.
Bu isimlerin ikisi de başbakan yardımcısı.
Abdüllatif Şener ve Mehmet Ali Şahin.
Teşkilat mensuplarının eski suskunluğundan eser kalmadı.
Araştırmayı yapan Pollmark, ketum olmaya çalışsa da onlar artık konuşuyorlar.
Dün AKP'nin 81 il başkanı Ankara'daydı.
Aynı illerin kadın kolları ve gençlik kolları başkanları da toplantıya katıldı.
Katılanlara partili il belediye başkanlarını da ekleyin.
Yeni bir teşkilat yoklaması yapıldı.
Bu kez sorular azaltılmıştı. Değişiklik ise, sadece cumhurbaşkanı adayı kim olmalı sorusundaydı. Bir hususu açıklığa kavuşturalım. İki ismin eklenmesiyle, AKP'nin köşk aday adayları artık kesinleşti. Öncelikle vurgulandı ki, Recep Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül ve Bülent Arınç "açık uçlu" sorularda zaten çıkmaktadır.
Yeni eklenen 2 isimle birlikte 6'ya ulaşan diğer adaylar ise bu tür sorulardan ağırlıklı çıkmayan isimlerdir.
Yani, AKP'nin Çankaya adayı olarak teşkilatlarının eğilimine doğrudan ya da dolaylı olarak sunduğu aday adayı sayısı artık 9 isimdir.
Bu isimler, Recep Tayyip Erdoğan, Vecdi Gönül, Mehmet Aydın, Beşir Atalay, Köksal Toptan, Mehmet Ali Şahin, Abdüllatif Şener, Bülent Arınç ve Abdullah Gül.
Peki bu yeni liste ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan geri adım mı attı?
Cevabım net bir "hayır".
Başbakan Erdoğan tartışılamaz bir güce sahip. Bakmayın siz basında okuduğunuz serzenişe benzeyen açıklamalara. Hiç kimse bu listenin nasıl düzenlendiğini ona soramaz.
Parti yönetiminde bazı isimler geçti.
Ama sadece konuşuldu.
O nedenle eklenen iki ismi "geri adım" olarak yorumlayamazsınız.
Peki bu isimler ne anlama geliyor?
Başbakan Erdoğan altını çiziyor ki, ilk dört isimde "başörtüsü" belirleyici ölçütümüz değildi.
Bu algılamayı tashih etmek için iki yardımcısını da listeye ekledi.
Şunu biliyor, eklenen isimler teşkilattan açık ara çıkacak isimler değil.
Böylece zaten aylardır araları açık olan Abdüllatif Şener'e iyi niyet mesajı yolluyor. Bu "yukarı" çıkmadan önce yaptığı bir jest sadece. Şimdi bu yoklama da değerlendirilecek. Bu arada Meclis Grubu'nun da nabzı tutulacak.
Ve 17 Nisan günü, AKP Meclis Grup Toplantısı'nda aday açıklanacak.
Başbakan Erdoğan'ın kafası hálá çok net değil. Sorarım size, hangimizin kafası net ki?
İki gün önce CNN Türk'te Ahmet Hakan'ın konuğuyduk.
Hemen herkesin kafası karışıktı.
İster istemez Cumhurbaşkanlığı seçimi ile idari sistemimizin eksikliklerini birlikte tartışıyoruz.
Ne yazık ki, ayıplı taraflarından geçilemeyen bir idari yapımız var.
Cumhurbaşkanlığı'nın yetkilerinden tutun, parti genel başkanlarının yetkilerinden çıkın...
Adeta "krallık" yetkilerine sahipler.
Tam bir "deve hikáyesi"...
Hani o "neresi doğru ki" sorusunu sorduran cinsten.
O nedenle önce bir ön kabulle başlayalım. Demokrasimizin bütün bu ayıpları, bir başka tartışmanın konusudur.
Bugünün tartışması, -ne yazık ki- bu kurallarla seçilecek yeni cumhurbaşkanıdır.
Karar verecek olan ise Recep Tayyip Erdoğan'dır.
Bana göre, kararı artık neredeyse kesindir.
17 Nisan'da ya "Adayım" diyecektir ya da "Adayımız Vecdi Gönül".