Yıldızlara çalışın

F.Bahçe R.Zaragoza'yı yenip turu geçer, ama bunun için diğer oyuncuların Alex, Anelka, Tuncay ve Nobre'ye imkan yaratmaları lazım. F.Bahçe herkesi yenebilecek güçte, ama doğru oyuncuları ve doğru oyun anlayışı ile sahaya çıkarsa.

* F.Bahçe, Real Zaragoza karşısında nasıl tur atlar?

F.Bahçe
ilk maçta İstanbul'da 1-0 yenildi, yinede tur şansı yok mu, var. Ama bunun için ilk şart, yıldızları iyi oynayacak. Onların iyi oynaması için de diğerleri elinden geleni yapacak. Zaragoza'daki rövanşta standart oyuncuların kendilerine göre iyi oynamaları önemli değil.

Takımın galibiyeti için yıldızlara gereken imkanı yaratmaları lazım. Kim bu yıldızlar; Alex, Anelka, Tuncay, Nobre. Bunlara pas aktaramazlarsa, gereksiz paslaşmalarla geride oyalanırlarsa, bu yıldızlar da kaybolur. O yıldızların sahada kaybolmaları, oyuncuların topu ileri şişirmeleriyle oluyor.

F.Bahçe İspanya'da kazanır mı, kazanır. Herkesi yenebilecek güçte, ama doğru oyuncuları ve doğru oyun anlayışı ile sahaya çıkarsa. Herkes kafasına göre takılır, ilk topu ayağına alan kendini gösterme çabasına girerse, Fenerbahçe top oynayamaz. Futbol bu, herşey olur. F.Bahçe İstanbul'daki maçta kötü oyununa rağmen Alex ve Nobre ile 3-4 pozisyon buldu. Buna karşın Rüştü'nün mükemmel kurtarışıyla sonuçlanan bir pozisyon ile karambolden yenilen bir gol var.

Bunların dışında F.Bahçe kalesi tehlike yaşamadı. R.Zaragoza gelirken, orta sahada oyuna hakim olup, topu kontrol ederken bir de gol bulursam hesabı yapmış, istedikleri gibi de oldu.

Kulak da çeker!

* Daum, "R.Zaragoza maçı sonrası başkan Aziz Yıldırım yanıma gelip beni ayağa kaldıracak şeyler söyledi" dedi. Peki, Daum futbolcuları için aynı şeyi yapabiliyor mu?

Başkan
Aziz Yıldırım'ın gidip moral vermesi güzel. Yapıp yapmadığını bilmiyorum, ama zaten Daum takımın iyiliği için bu morali vermek zorunda. Herhalde veriyordur, o da takımının kazanmasını, iyi olmasını ister.

Tabii Fenerbahçe'de başkanın gitmesinin önemi ve etkisi ayrı. Moral verirken, kulağı çekileceklerin de kulaklarını çeker.

* F.Bahçe'yi Kayserispor karşısında ikinci yarıda kendine getiren neydi?

Oynanan futboldan oyuncuların kendileri de memnun değiller ve böyle olmayacağını da görüyorlar. Daha çabuk oynamaya başladılar, Kayserispor da ikinci golden sonra oyundan koptu. F.Bahçe hızlanınca futbolcular birbirini tamamladı ve bir sürü pozisyona girdiler.

Daha önce Fenerbahçe hiçbir zaman bu kadar yavaş, bu kadar geriden şişirerek oynayan takım hüviyetine girmemişti. Girmemesi de gerekli. Daum'un en başta yapması gereken takımın yavaş oynamasına ve ileri şişirmesine engel olup, hızlanmasını sağlamak.

Kaliteli adamları kulübeden kurtardı

* Rıza Çalımbay ne yaptı da Beşiktaş kendine geldi?

Beşiktaş
'ta eski teknik direktör Del Bosque, iyi olmalarına rağmen kaliteli oyuncuları kenarda oturttu. Kimdi bunlar, kaleci Cordoba, Ronaldo, Ahmed Hassan, Pancu. 4-5 oyuncu takıma girdi ve Beşiktaş'ın hüviyeti değişti. Rıza Çalımbay çok fazla bir şey yapmadı, bu oyuncuları takıma koydu. Beşiktaş bir kaç ay sonra daha da iyi olacak.

Yalnız Koray gibi orta sahada iyi oynayan, top yapan adamı liberoya çekmek hata. Oraya konulacak bir çok oyuncu var. Beşiktaş'ın rakibine mahkum oynayışı, orta sahada topu kullanamamasından kaynaklandı. Oyunu organize ediyor da topu kullanamıyor.

Koray'ı liberoya çektiğin zaman da bu zaafı ortaya çıkıyor. Bu takıma İbrahim Akın'ı da monte edecek Rıza. Kaliteli oyuncuları oynatıyor. Bundan önce problem buydu ve Beşiktaş standart oyuncularla Beşiktaş olmaya çalışıyordu. Standart adamları 3 kuruşa topla, sonra da "Beşiktaş" de, olmaz. Beşiktaş farklı bir takım ve orada oynayan futbolcunun Avrupa çapında kalitesi, klası olması lazım. Rıza kadroda mantıklı şeyler yaptı, şimdi bunun üzerine mücadeleci, hırslı kendi yapısını da eklerse, Beşiktaş daha iyi oynar.

Nihat’ın yokluğunu HİSSETTİRMEZLER

* Nihat Kahveci'nin sakatlığı Milli Takımımızı nasıl etkiler?

Nihat
büyük silah, ama şimdiye kadar pek fazla kullanılamadı. Onun yokluğunun Milli Takımı fazla etkileyeceğini düşünmüyorum. Çünkü onun yerine burada oynayacak oyuncularımız var. Gökdeniz, Necati gibi oyuncular onun yokluğunu hissettirmez. Milli Takım'ın da sorunu orta sahayı iyi kurup, futbolcularımıza iyi top oynattırabilmekte. Yoksa sorun ileri uçta değil.

Orta sahamız boşa pas yapmamalı. Emre olsun, Yıldıray olsun maça ağırlığını koyabilecek, arkadaşlarını hem pozisyona sokacak, hem oynayıp hep oynatacaklar ki başarılı olunsun. Bu orta saha düzenini iyi kurmak lazım. Yoksa Milli Takım'da kaleci problemi yok. Rüştü fevkalade durumda. Geri dörtlünün ortasındaki ikili ile orta saha problemli Milli Takım'da.

Gheorghe Hagi komedisi!...

* Galatasaray'da Ergun Gürsoy ile Hagi arasındaki buzlar gerçekten eridi mi?

G.Saray
'da her gün yeni bir kriz. G.Saray'ın menfatini düşünen adamlar arasında bu kadar sorun mu yaşanır. Sonunda seyirci de bu olaydan rahatsız oldu, "Elele" diye bağırdı. Ergun-Hagi, Hakan Şükür-Ersun Yanal problemleri bu kadar sakız olmaz. Bunun sebebi ise yöneticiler. Hakan, G.Saraylı yöneticilerden güç alarak konunun kapanmasına izin vermiyor.

Hagi'nin de bazı takıntıları var galiba. Ribery diye bir adam alındı. Takım arkadaşları, dayanıklı, çabuk, güçlü diyorlar. Demek ki pek antrenman eksiği yok. Peki bu yetenekli adam niye 11'de oynamaz.

Daha yetenekli mi?

Oynayanlar ondan daha mı yetenekli? Bunun izahı şu: Yönetici transferi yapıyor, Hagi'ye sormuyor. Rumen teknik direktör de kendi kafasına göre oynatıyor veya oynatmıyor.

Ribery
yanında Hakan Yakın transfer edildi. O da kadroda yok. Tamam, belki belli bir süre oynamadı, ama onu 10 dakika 15 dakika oyuna sokacaksın ki seyirciye ısınacak. Böylece futbolcuya oynama şevki aşılanacak. Ama Hagi ne yapıyor, silip atıyor.

Bu nasıl takım idaresi ve futbol şubesinin yönetimidir. Futbolcuyu soğutmak, nefret ettirip, kızdırmak mı istiyor? Transfer takıma güç katılsın diye yapılır. İdareciye göre futbolcu güç katıyor da Hagi'ye göre mi güç katmıyor? Böyle komedi olmaz.
Yazarın Tüm Yazıları