Derbiden önce "Kaybedersek belki beni gönderirler" diyerek yönetime mesaj yollayan Kalli, kaybedeceğini anlamışmıydı? Sahaya neden Ümit ve Hakan Şükür dururken, böyle bir kadroyla çıktı. Bu iki oyuncu gözden mi çıkarıldı?
BÖYLESİNE kritik ve büyük bir maçta bu iki oyuncu oynatılmıyorsa, gözden çıkarıldı demektir. Ben, Kadıköy’e lider geliyorsam ve Fenerbahçe gibi güçlü bir rakibin karşısına çıkıyorsam, ikisini de ilk 11’de sahaya sürerim. Kalli, Hakan Şükür ve Ümit Karan’a inanmıyor. Onların gücünü kabul etmiyor.
O daha çok gençleri tercih ediyor. Serkan Çalık’ı oynatarak, bu oyuncunun süratiyle ağır olan Edu-Lugano ikilisi üzerinden tehlike yaratmak, pozisyonlar bulmayı planlamıştı. Ama olmadı. Hakan Şükür ve Ümit Karan ikilisini oyuna almakta da çok geç kaldı.
Feldkamp’ın kendine göre prensipleri var. Bir takım oyuncularda istediklerini buluyor. Gençleri de çok seviyor. Takımı da gençleştirmek istediği ortada.
Galatasaray’ın derbideki performansı iyiydi, topu kullanması ve ikili mücadelerde ayakta kalmaları da iyiydi. Ancak, pozisyon üretememeleri en kötü notlarıydı. İkinci yarıda sahadan silindiler. Fark da yiyebilirlerdi.
Bundan sonra Kalli’nin atacağı adımlar çok önemli. Böyle mi devam edecek, bazı futbolculardan da faydalanacak mı orası bilinmez. Linderoth’un durumu belirsiz. Müzmin sakat, gönderilecek dedikodusu var. Lincoln’ü Galatasaray’ın tekrar kazanması lazım. Ayhan gibi bir güç de orta sahaya döndüğünde, sarı kırmızılı takımın durumu değişir. Ama, Kalli’nin bu harmanı çok iyi yapması şart. İstikrar önemli. Galatasaray için her şey Alman hocaya bağlı.
Zico isterse Appiah gider!..
Dev maçta 18 kişilik kadroya alınmayan Appiah’ın devre arasında ayrılacağı söyleniyor. Ganalı futbolcu satılmalı mı?
BUNUN kararını Fenerbahçe Yönetimi ve Zico verir. Ben olsam onu ufak ufak denerdim. Büyük bir sakatlıktan çıktı ama beyin ve fizik olarak çok yetersiz. Devre arası satılması söz konusuysa bunu Zico istemiştir. Hazır değil ve oynatılmıyor.
Çok teknik, iki ayağını birden mükemmel kullanıyor ama eski Appiah’tan da eser yok. Galatasaray’a karşı Selçuk mükemmel oynadı. Appiah, bu Selçuk’u bu haliyle kesemez.
Beşiktaş Başkanı böyle mi olmalı?
Bursa-Beşiktaş maçında siyah beyazlı taraftarlar olmamasına rağmen yaşanan gerginliği neye bağlıyorsunuz. Bursa emniyeti bu atmosferden sorumlu mu? Beşiktaş tepkisinde haklı mı?
BEŞİKTAŞ Başkanı cezası nedeniyle Protokol Tribünü’ne giremiyor. Bursaspor Yönetimi, ona VIP Tribünü’nde yer ayırmış. Neden maçı yöneticileri ile birlikte VIP Tribünü’nde izlemeyip, kale arkasına gidip oturuyorlar. Mümkün mü böyle bir şey. Tuhaf işler yapıyorlar ve Beşiktaş’ı komik duruma düşürüyorlar. Bursa seyircisi de onlara o kadar fazla reaksiyon göstermedi. Hadi bunu geçtim, Beşiktaş takımının sahaya "RUHUNUZ YETER" pankartıyla çıkması daha da tuhaf. O nedir öyle? Demek istiyorlar ki, "Biz seyircimizle gelmedik ama onların ruhunu taşıyoruz". Sen zaten o ruhu taşımak mecburiyetindesin. Üzerindeki forma Beşiktaş forması. Senin büyüklüğün buradan geliyor. Bundan evvelki başarılarınla ve taraftarınla büyüksün. Kasımpaşa ve İstanbul BŞB neden böyle olamıyor? O güç yok arkasında da ondan. Biz polemik yaratarak, kavga ederek keyif alan bir millet olduk. Kendimizi mağdur göstererek mutluluk duyuyoruz. Koskoca Beşiktaş Başkanı’nın gidip buz gibi havada kale arkasında oturmasının manası yok. Böyle bir şeyin Avrupa’da örneği yok. Akıllara bile gelmez. Bu protesto da değil. Yıldırım Demirören ve arkadaşları ne yaptığını bilmiyor.
Semih çok farklı
Fener’de eleştirilen Deivid-Semih ikilisi 2 derbide de takımlarını sırtladı. Kezman, takımda yer bulabilir mi?
ZİCO, Kezman’ı sakatlığı sonrası Galatasaray derbisinde denedi. Sahaya soktu onu. Sırp golcü az oynadı ama değişen bir şey yoktu onda. Şimdiden karar verilmez ama hala eksik. Kezman büyük bir marka. Golcülüğü tartışılmaz ama şu anki görüntüsü yeterli değil.
Semih çok farklı oyuncu. Onu, 18 içine kadar getirirseniz büyük işler yapar. Ama, rakibe top kullanma şansı verip, ileriye de doldur boşalt yaparsanız Semih yok oluyor. Semih’i boş topun arkasında koşturmayacaksın. Çünkü süratli değil. Rakibin arkasında kalıyor. Dilinden Alex anlıyor. En iyi anlaştığı oyuncu Alex. Hem ona pozisyon hazırlıyor, boş alana kaçtığı zaman da topla ne zaman buluşacağını iyi biliyor.
Deivid, Galatasaray’a karşı iyi oynamadı. Şansına top önüne geldi ve golü attı. Daha net pozisyonları değerlendiremedi. Çabukluğunu kaybetmiş. Üstelik moralliyken ve takımının golünü de skor tabelasına yazmışken, gidip rakiple dalaşıp kırmızı kart gördü. Ne konuşuyorsun ve kafa atıyorsun? Gereksiz ve aptalca bir iş yaptı.