Gökdeniz gerçeği

Trabzonspor’un yıldızının gönlü de F.Bahçe’de. Ancak bordo mavililer, ‘Satarsam vatan haini gibi olurum’ endişesi yaşıyor. Oysa seneye serbest kalacak Gökdeniz şimdi satılırsa Trabzonspor para kazanacak. F.Bahçe de önemli bir eksiğini kapatacak.

* F.Bahçe, Alex’i mi Yıldıray’ı mı transfer etmeli? Volkan ve Recep yeterli mi, yoksa F.Bahçe kaleci için yabancı kontenjanını mı kullanmalı?

F.Bahçe,
Yıldıray’dan önce Alex’i transfer etmeli. Alex farklı bir oyuncu. Her ne kadar çok fazla izlemememize rağmen Brezilya’nın en iyi oyuncularından biri. Ama bana göre bunların hepsinden önemlisi Gökdeniz’i transfer etmeli F.Bahçe. Gökdeniz, Türkiye’nin en iyi oyuncusu. Çok çabuk adam eksilten bir futbolcu. Tabii Gökdeniz’in alınabilmesi için öncelikle 1 senelik daha sözleşmesi olan kulübü Trabzonspor’un anlayış göstermesi lazım. Bu da para karşılığı olacak.

Aslında bu transfer Trabzonspor’un da çok işine yarayacak. Gökdeniz’in seneye sözleşmesi bitecek ve bonservisiyle serbest kalacak. Yani seneye kalırsa F.Bahçe’ye bedavaya gelebilir veya başka kulübe de gidebilir. Ancak o F.Bahçeli ve F.Bahçe’de oynamak istiyor. Trabzonspor onu şimdi satarsa para kazanacak. F.Bahçe daha önce ne yaptı, yıldızları Okocha, Baliç ve Rüştü’yü gönderdi. Rüştü bonservisini alıp gitti, ama Okocha ve Baliç’ten para kazandı F.Bahçe.

Ekonomik bakış

Tamam, kulüpler futbolcuları kalsın ister, seyirci de yıldızı takımının kadrosunda görmek ister, ama futbol bir ekonomi işi. Eğer transfer size para kazandıracaksa bunu gerçekleştireceksiniz. Gökdeniz’den gelecek parayla 2-3 farklı faydalı, takımın ihtiyacı olan oyuncuyu alabilirsiniz.

Gökdeniz şu anda en kıymetli oyuncu, ve talibi de F.Bahçe. F.Bahçe’de körelecek değil, milli takımın yıldızı olacak olacak bir oyuncu. Şöyle bakmak lazım. Geçen sene Samet Aybaba gelene kadar onu oynatmıyorlardı. Gökdeniz’i F.Bahçe geçen sene de almak istiyordu. Onun satışı Trabzon’a da büyük bir katkı sağlayacak.

Büyük camialarda yönetim yıldızını satarsa vatan haini olur. Böyle bir düşünce vardı, ancak bunlar geçti artık. Seyirci, bazı yöneticiler istemese bile, bu iş para meselesi. Seneye bedavaya gidecek. Yöneticiler de keyfine göre hareket edemez, kulübü düşünmek ve para kazandırmak zorunda. Trabzonspor hep altyapımızdan bir sürü oyuncu çıkıyor diye övünür. Doğrudur. Ama bir futbolcu gitmek istiyorsa da kalırsa, ne kadar faydalı olur? Trabzonspor’un da hoşgörüsüyle Gökdeniz gibi bir dinamoya F.Bahçe’nin ihtiyacı var.

Şüphe varsa yabancı

Kaleci konusuna gelince... Bildiğim kadarıyla Daum bir kaleci istiyor. Şu anda Volkan ve Recep var, ama ikisi de tecrübesiz. Bu kalecilerle Şampiyonlar Ligi’nde oynamak nasıl olur bilemiyorum. Volkan uzun süredir kalede, ama tecrübe kazanacağına, saçma sapan işler yapmaya başladı. Tek elle top tutmaya başladı. Hiçbir zaman top tek elle tutulmaz Volkan. Lüzumsuz plonjonlara gerek yok.

F.Bahçe kalecisi sevinirken kolundan sakatlandı. Bol jöleli saçlarla maça çıkmak güzel de, jöleye o kadar düşkün olmamak lazım. Sen F.Bahçe kalecisisin Volkan. İyi maçlar da oynadın, ama son maçta saçmaladın.

Volkan’ın çok dikkatli olması lazım. Elinde büyük bir şans var ve bunu iyi kullanmalı. O uzun yıllar bu kaleyi korumaya aday. Yabancı kaleci konusunda şunu söylemeliyim, eğer kaleciden yana içinizde bir şüphe varsa transfer edilmeli.

Lucescu bir bakıma haklı

* Lucescu’nun ‘Türkiye’de şampiyon önceden belli. Kurulu bir sistem var’ açıklamalarını nasıl yorumluyorsunuz?

Yüzde
yüz olmasa da Lucescu’nun açıklamalarında haklı olduğu noktalar var. Ama Beşiktaş’ın önü Lucescu’nun dediği gibi hakemlerle kesilmedi. Hakemlerden en çok zarar gören F.Bahçe oldu. Attığı goller verilmedi, faulden goller yedi. G.Birliği kupa maçına bakın. Birinci gol faul, ikincisi ofsayt.

Gıkı çıkmadı F.Bahçe’nin. Konuşamaz mıydı? Hem de nasıl konuşurdu. Ama Türk futbolunun selameti bakımından konuşmadı. Bir de F.Bahçe ayaklansa, neler olurdu? F.Bahçe 8 puan geriden şampiyon yapılmış, böyle bir sistem var mı dünyada? Bu puan farkının kapanması ve öne geçmesi, kimsenin tahmin etmediği Beşiktaş’ın kötü oynamasından kaynaklandı.

Federasyon sistemi değişmeli

* Bu son haftalardaki maçlara bakınca karşılaşılan tabloya göre Futbol Federasyonu ne yapmalı, nasıl bir tavır almalı?

Federasyonun
şu anda hiçbir şey yaptığı yok. Eş, ahbap kendi seyahatlerini düzenliyor. Şimdi Asya turu bulmuş, kendi dümenine bakıyor. Kimlere iş, avanta verirsem, önümüzdeki kongrede nasıl seçilirim hesabında. Bursa’ya ceza veriyorlar, Trabzon’a vermiyorlar. Çifte standart var. Veriyorsan ikisine de ver.

Telefonlar ediliyor. Kimin ettiği, kimin ettirdiği belli. Bütün kamuoyu biliyor. Hakemler federasyonun talimatıyla hareket ediyor. MHK Başkanı federasyonun sözünden çıkamıyor, nasıl çıksın maaşlı adamı. Sistem olduğu gibi değişmeli. Hakemler ayrı seçilecek. Federasyonla alakaları olmayacak. Hakemlerin İtalya’daki gibi ayrı bir sponsoru da olmalı. Şu anda herkes, ben nasıl kendime yontarım hesabı yapıyor.

Daha önce neredeydiniz?

* Son haftalardaki maçlara baktığınızda bu sonuçları içinize sindiriyor musunuz? Küme düşme hattındaki takımlar istedikleri sonuçları aldılar, ne diyorsunuz?

Türkiye
’de şike var mı dersen, var. Bu tür şeyler 30 senedir sürüyor. Hatır şikesi var, bu futbolcular arasında sahada olur. En kötüsü teşvik primi, o da var. Şimdi bu takımlar bu sonuçları hakikaten hakettiler mi bilemiyorum. Ama maçlarını seyrettim fevkalade iyi oynadılar.

Enteresandır, küme düşen takımlar daha iyi oynadı. Adanaspor, Real Madrid gibiydi. Bu takım daha önce neredeydi? Bursaspor bundan önce neredeydi? Elazığspor belki imkansızlıktan düştü. Ama Adana ve Bursa’nın büyük imkanları vardı. Türkiye’nin zengin şehirleri arasındalar. Kentlerin zenginleri de sponsor olsunlar ve bir şeyler yapsınlar bu takımlara.

Gheorghe Hagi’ye güvenmek gerek

* G.Saray yönetimi ile Hagi arasında takımın oluşturulmasında yaşanan krizi ve Rumen teknik adam ile yolların ayrılma aşamasına gelinilmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Hagi
’nin G.Saray’la ne kadar sözleşme yaptığını bilmiyorum. Kimisi 6 ay, kimisi 2 yıl diyor. Yani, yönetimden çelişkili açıklamalar var. Ama 2 senelik sözleşme yaptıysanız, teknik direktörün dediklerini ve istediği transferleri yapacaksınız. Özellikle bunu da söyleyen futbolu iyi oynayan ve bilen Gheorghe Hagi’yse. Karşı çıkmanın manası yok. Herşey ortada.

Yönetim, Hagi’nin dediklerine karşı çıkarsa, o da tabii ki istediği gibi yapılmayınca, ‘Benim burada ne işim var?’ diyecek. Bir antrenörün söylediklerine yöneticilerin karşı çıkması ters geliyor bana. Ona inanıp getirmişseniz, karşı çıkamazsınız. Bir yabancı gelmiş olsa, Türkiye’yi, futbolcuları tanımıyor dersiniz, ama Hagi Türk futbolunu ve futbolcusunu iyi biliyor. O zaman ona güveneceksiniz. Ne yapıyorsa o yapacak. Eğer bunda başarılı olamıyorsa da, siz antrenör seçiminizi yanlış yapmışsınız demektir. Ama bu değerlendirme için 2-3 sene gerekir.
Yazarın Tüm Yazıları