G.Saray yönetimi, devre arasında Hamit Altıntop ve Yıldıray Baştürk’ü transfer etmek için girişimlerde bulundu. Ancak, sonuç alamadılar. Bu transferler neden gerçekleşmedi?
GALATASARAY yönetimi lüzumsuz işlerle uğraşıyor. Mali durumları iyi olmamasına rağmen Hamit Altıntop ve Yıldıray Baştürk’ü transfer etmeye çalıştılar. "Biz elimizdeki oyuncularla yolumuza devam edeceğiz" diye demeç vermeleri lazımdı. Çünkü sarı kırmızılı takımın iyi bir kadrosu var.
Gazetelere çıkmak, günü kurtarmak için kendilerini zora sokacak girişimlerde bulunuyorlar.
Hamit Altıntop ve Yıldaray Baştürk iyi oyuncular. Ancak, şu aşamada bu oyunculara ihtiyaç yok. Alırsın, faydalı olur. O başka. Bu transferler gerçekleşseydi, yenilerle kadrodaki oyuncular arasında fiyat farkı olacaktı. Bu da takım içerisinde huzursuzluk yaratacaktı.
G.Saray’ın transfere ihtiyacı yok. Transfer yapılacaksa, savaşçı bir orta saha oyuncusu ile bu iş çözülebilirdi. Sağ kanatta Cihan oynuyor, Sabri var. Hamit’i aldınız diyelim. Hamit, kaliteli bir oyuncu. Ancak, tek başına takımı kurtaracak yetenekte değil. Üstelik adam çıkıp, "Ben, Türkiye’ye gelmeyeceğim" diye beyanat veriyor.
G.Saray yönetimi, kendi kendilerini zora sokan idareciler topluluğu olup çıktı. Transfer yapacağız diye demeç verip, taraftarlara ümit veriyorlar. Verdiğin taahhütleri yerine getiremeyince de elindeki oyuncuları kaçırıyorsun.
G.Saray yönetimi bu şekilde prestij kaybediyor.
Fener’in işi seyircisiz zor
Fenerbahçe, Fortis Türkiye Kupası çeyrek finalinde Gençlerbirliği ile eşleşti. 31 Ocak’taki maçın seyircisiz oynanacak olması, sarı lacivertlilerin tur şansını ne yönde etkiler?
FENERBAHÇE, seyircisinden büyük güç alıyor. Önemli maçlarında 45 bin kişi tribünleri dolduruyor ve takımlarına büyük katkıları oluyor. G.Birliği ile oynayacağı kupa maçının seyircisiz olması sarı lacivertliler acısından dezavantaj. Çünkü, G.Birliği diri bir takım. Bu yüzden zor bir karşılaşma olacak.
Aslında bundan sonraki her maç zorlu. Fenerbahçe’nin oynadığı maçlarda seyircisine büyük ihtiyacı olacak. Çünkü seyirci, takımına enerji veriyor. Bu da bir gerçek.
Fenerbahçe, grup maçlarında çok oyuncu denedi ve hiç gol yemeden 17 gol atıp, bütün maçlarını kazanarak rahat bir şekilde çeyrek finale adını yazdırdı. Zico, takımdaki diğer oyuncuların da hazır olduğunu kupa maçlarında gördü.
Kupadaki çeyrek final maçları kolay olmayacak. G.Birliği farklı bir takım. O bakımdan ilk maçın seyircisiz olması G.Birliği için avantaj, F.Bahçe açısından dezavantaj teşkil ediyor. Rakip takım, boş tribünler önünde daha rahat oynayacaktır.
Seyircisinin vereceği güçten mahrum kalacak olan Fenerbahçe’nin çok dikkatli olması gerekir.
Kleberson’u kurtarıcı sandılar
Tigana, A.Gücü ile oynanan kupa maçında Kleberson’u kadroya almazken, "Olsa da olur olmasa da" şeklinde bir açıklama yaptı. Kleberson, Beşiktaş’ta neden tutunamadı?
KLEBERSON, Beşiktaş’a uyum sağlayamadı. Olabilir, bunun çeşitli sebepleri var. Yanında oynayan arkadaşlarıyla anlaşamadı, ona yardım eden oyuncular olmadı...
Brezilyalı olduğu için ondan çok anormal şeyler beklendi. Oysa Kleberson standardın üstünde, topu basit oynayan, oyunu çabuk gören bir futbolcu. Pas attığı yerlere arkadaşları gitmeyince, yanındakiler durarak oynayınca onun da verimi düşüyor.
Kleberson, Beşiktaş’ta en çok talibi olan futbolcu. Şimdiden iki-üç tane isteyeni var. Biz, olaylara kendi yönümüzden bakıyoruz. Yanındaki oyuncu nasıl oynuyor? Kleberson’un randımanını artırıyor mu, artırmıyor mu?
Beşiktaş onu, kurtarıcı olarak aldığını sandı. Oysa Kleberson kurtarıcı değil, iyi bir takım oyuncusu. Bütün sorun da buradan kaynaklanıyor.
YATTARA’yı el üstünde tutacaksın
Yattara 146 gün sonra forma giydiği maçta gol atıp, takımını kupada çeyrek finale taşıdı. Ziya Doğan, daha önceki dönemde Gineli futbolcuyu hep sonradan oyuna alıyordu. Kupa maçında da 2. yarıda oynattı. Yattara, yarım devrelik futbolcu mu?
YATTARA bence çok önemli bir oyuncu. Bu tip futbolcuların sürekli ilk 11’de oynaması gerektiği düşüncesindeyim. Sakatlıktan yeni çıktığı için ikinci yarıda oyuna girmesini doğal karşılıyorum. Ziya Doğan’ın kupa maçında yaptığı hareket doğru.
Ancak, daha önceki dönemde onu çoğu kez oyuna sonradan almasını yadırgıyordum. Ziya Doğan’ın elinde böylesine bir güç varken ondan yararlanması gerekir. Bu tür yetenekler kenarda oturdukları vakit, mutsuz olurlar, sahaya girdikleri zaman da verimleri düşer. Bu şekilde devam ederse, özel hayatına da dikkat etmez.
Yattara tipindeki oyuncuları sürekli el üstünde tutacaksın, devamlı 11’de oynatıp, yücelteceksin. Zaten kendisi de diğer oyunculardan üstün tarafları olduğunu biliyor ve bu şekilde hareket ediyor.
Disiplin sağlayacağım diye oyuncuları küstürmeyeceksin. Her futbolcuya aynı disiplini uygulayamazsın. Disiplin, oyuncuya göre değişiklik gösterir.