F.Bahçe’nin Ali Sami Yen’e şampiyon olarak gitmesi, derbinin tansiyonunu düşürür mü? Futbolseverleri nasıl bir G.Saray-F.Bahçe maçı bekliyor?
YILLARDIR süregelen ezeli rekabetin güzelliğine hiçbir şey gölge düşüremez. Fenerbahçe, Ali Sami Yen’in yolunu şampiyon olarak tutacak ve yine galibiyet kovalayacak. Galatasaray da seyircisi önünde çıkıp Fenerbahçe’yi yenmek için ter dökecek.
Bunu rakibi şampiyon olduğundan değil, karşısındaki F.Bahçe olduğu için yapmak isteyecek. Bu maçlar çok farklıdır. Büyük takım futbolcusu derbiyi iple çeker. O yüzden tansiyon da düşmez. Öncelikle, yöneticiler gereksiz beyanatlarla birbirlerini germesinler. İngiltere’de Manchester United şampiyon oldu. Chelsea ile oynayacakları maça çıkarken, yarıştaki rakipleri onları alkışladı.
Galatasaray’da aynısını Fenerbahçe’ye yaparsa, muhteşem olur. Bu tablo, böyle bir ortamda çok gerekli. Ama şu da var. Özhan Canaydın, 6-0 yenildikleri maçta Aziz Yıldırım’ı tebrik ettiği için ortalık ayağa kalktı. Zihniyete bak. Vay efendim, nasıl alkışlarmış. Düşmanlığı körüklüyorlar. Canaydın, spordan gelmiş bir başkan. Fair-play ruhunu biliyor.
Esasında, sahada mücadele eden futbolcular arasında bir husumet yok. Yöneticiler ve taraftarlar arasında bu çekişme yaşanıyor. Derbide şampiyon alkışlanırsa, Türkiye’de yeni bir devir başlar. Galatasaray bu olgunluğu gösterecek bir kulüp. Fenerbahçe de bunun altında kalmaz.
Yabancılar ve Zico gitmeli
İzmir’de Trabzonspor önünde ölüp ölüp dirilen F.Bahçe, geçen sezon son maçta kaybettiği şampiyonluğa bu kez rakiplerinin takılmasıyla erken ulaştı. Sarı lacivertliler, böylesine stresli maçlarda neden bekleneni veremiyor?
FENERBAHÇE’nin şampiyonluğunu daha erken ilan etmesi gerekiyordu. Bu kadar kötü Beşiktaş, Galatasaray ve Trabzonspor’u bir daha bulamazlar. Sarı lacivertlilerin, sahada karakteri yok. Mücadeleyi tam yapamıyorlar. İlk maçtan beri standart oyununu oynuyor. "Teknik bir takımım ve onunla işi bitiririm" diyorlar. Olmaz. Bütün şartları zorlayacaksın. Mücadele edeceksin. Topa sahip olacaksın. Fenerbahçe’nin yanlışı burada.
Oyun karakterleri bu ama göze hitap etmiyorlar. Tabii ki Zico da, futbolcular da şampiyonluğu istediler. Ama, rakipleri takılmasaydı, kalan iki hafta Fenerbahçe için çok stresli geçecekti. Geçen sezonki tablo hep gözlerinin önüne gelecekti. Denizli’de kaybedilen şampiyonluk unutulmadı. Moral olarak çöküş içine girebilirlerdi, korkarak sahaya çıkarlardı. Beşiktaş ve G.Saray, bu hafta kazanamadı ve F.Bahçe şampiyonluğunu ilan ederek, rahatladı. Eğer Zico, iyi futbol oynatabilseydi, doğru oyuncuları doğru yerlerde tercih etseydi, çift santforla mücadele etseydi, bu şampiyonluk çok daha erken gelirdi.
Sarı lacivertliler sezon başında yanlış takım kurdu. Yabancılar, bu takımı puan farkına taşıyacak katkı göstermedi. Kezman ve Deivid kritik goller attılar ama genele bakıldığında fazla verimli oldukları söylenemez. Şimdi yönetim Zico ile yola devam eder mi, etmez mi, onların bileceği iş. Bu konuda tasarruf yönetimde. Bana kalırsa, başta Zico olmak üzere yabancılar da birlikte gitmeli. Bunlara Appiah da dahil. Çünkü hepsi vurdumduymaz.
Gerets garip şeyler yapıyor!
G.Saray geçen sezonun aksine, kazanması gereken maçlarda kritik puanlar kaybetti. Sizce, futbolcular neden maçlara konsantre olamıyor. Bu sonuçlarda Gerets ve yönetimin rolü var mı?
iKİ taraf da başrolde. Gerets, çok iyi futbolcuydu. Ama bu G.Saray’ı gördükten sonra, futbol bilgisiyle ilgili şüpheye düşüyorum. Takımla bu kadar oynanmaz. Oyuncuların yeri bu kadar çok değiştirilmez. Bunu yaparsan, futbolcunun konsantrasyonunu zayıflatırsın. Galatasaray’da kimin oynayacağı meçhul. 4 maç kenarda oturan, bir bakıyorsun 11’de. Öbür hafta yine kesik yemiş. Hakan Şükür bir var, bir yok. Ümit Karan haftalardır yedek kaldı. Song gibi bir futbolcu var. Gerets, ona disiplin cezası veriyor, aklınca. Kendi kendine gelin güvey oluyor. Adamın umurunda bile değil.
O alacağı paraya bakıyor. Böyle bir kaliteli savunma oyuncusuna sahipsin ve onu oynatmıyorsun. Galatasaray’da yaşananlar çok garip. Yönetimin de Belçikalı hoca üzerinde baskısı olduğuna inanıyorum. Gerets’in akibeti konusunda net tavırlarını belirlemiyorlar.
Federasyon kimi isterse o düşer
Sakarya’nın ardından düşecek 2 ekip belli olmadı. 6 takım ligde tutunabilmek için mücadele veriyor. Lig A’ya kim yakın?
BU haftaki Erciyes-Antalya maçı çok kritik. Çıkacak sonuç, düşme potasındaki her takımın kaderini tayin edebilir. Kimler kazanır, kimler kaybeder bunu da hakemler belirler. Türkiye’de bunun cevabını vermek çok zor.
Futbol Federasyonu kafasına göre senaryolar üretiyor, hakemler de sempatik görünmek için bunu uyguluyor. Özellikle de FIFA hakemleri. Son yıllarda bu hep böyle. Bu kafada insanlar olduğu sürece, böyle de devam edecek. Düşenleri, federasyon ve hakemler tayin edecek.
Siyasette kaybolurlar
Sporun içinden gelen insanların siyasete atılmalarını doğru buluyor musunuz?
VEDAT Bayram, Hamza Yerlikaya ve Mahmut Demir milletvekili adayı olacaklarını söyledi. Vedat Bayram öncelikle iyi bir spor adamı. Çok başarılı işler yaptı. İstanbul’a da tesisler yönünden büyük faydası oldu. Ona da diğerlerine de sormak lazım, "Siyasette ne işin var" diye. Siyasette öyle imkanlar bulamazlar. "Elini kaldır" diyecekler, "İndir" diyecekler. O kadar. Bildikleri işi yapmalılar.