Paylaş
“Son yıllarda kapalı usulle (Laporoskopik) yapıldığı için çok güncel bir konu olan ‘Mide Küçültme Ameliyatı (Bariatrik Cerrahi) uygulanmalı mı?’ sorusuna; ancak hasta, hastayı uzun süre tedavi ve takip eden doktoru, diyetisyeni ve
ameliyatı gerçekleştirecek doktor birlikte değerlendirdiklerinde doğru cevap verilebilir” diyen Genel Cerrahi Doktoru Bülent Tuğrul, şu bilgileri verdi:
“Obezite dediğimiz aşırı şişmanlık, artık fiziki bir sorun olmaktan çıkmış, bir hastalık olarak değerlendirilmektedir. Belli bir kilonunun üzerinde uzun seneler kalan hastalarda, insülin direnci olarak bilinen, vücudun salgıladığı insülin hormonuna cevap vermemesi hali oluşur. Daha sonra diyabet gelişir, damar hastalıkları, kalp hastalığı, kandaki yağların aşırı artmasına bağlı damar tıkanıklıkları, beyin sorunları, uykuda nefes alamama gibi durumlar birbirini izler. Bu duruma ‘Metabolik Sendrom’ denmektedir. Bu hastalarda kanser gelişme riski de maalesef artmıştır.
Eğer hasta mevcut aşırı kilolarından kurtulmak için hiçbir diyet, tedavi, spor v.b uygulamamış ise, bu hasta ameliyat için doğru kişi değildir. Uzun seneler ısrarla kilolarından kurtulmayı arzu etmesi ve bunun için çaba göstermesine rağmen obesite devam ediyorsa, ameliyat olabilir. Obezitenin üzerine metabolik sendrom gelişirse, bu durum hastanın hayatını tehdit eden ciddi bir sorun oluşturacaktır. Hastanın karar verme safhasında en önemli kişi olduğunu bilmesi gerekmektedir. Ameliyattan sonra uzun yıllar dahiliye uzmanı, endokrinolog, diyetisyeninden kopmaması gerekir. Hayatına mutlaka bir spor alışkanlığı katmalıdır. Böylece hem mutlak başarıyı yakalar, hem de kendini çok mutlu hisseder.
Benim önerim; Tüp Mide denilen ‘Sleeve Gastrektomi’ ameliyatıdır. Bu ameliyat da midenin iştah merkezini uyaran hormon salgılayan kısmı çıkarılmakta, mide uzunlamasına küçültülmekte, ancak normal fizyolojik seyir korunmaktadır. Ameliyat kapalı yöntemle uygulanmakta, hasta 4. gün taburcu olup, birkaç gün içinde işine dönebilmektedir.”
Çankaya Tıp Merkezi kadınlara emanet
İZMİR’de Karataş Hastanesi’ne bağlı Çankaya Tıp Merkezi, kadınların iş dünyasında başarısının açık örneği. Dr. Ümit Derundere, kadınların özellikle sağlık alanındaki başarılarını, erkeklere oranla daha titiz olmasına bağladı, “Kadınlar , daha bağımsız, daha yenilikçi, daha kurumsal oluyor ve daha yüksek performans sergileyebiliyor. Hem pozitif, hem dikkatli hem de bir anne şefkati ile davranıyor. Bu da hastaneye olumlu yansıyor” dedi. Merkezde 47 kadın personel, 6 kadın yönetici bulunuyor.
Paylaş