Paylaş
Yakalananlara da onun bakımını üstlenenlere de zor günler geçirtir. Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erdem Yaka, inme rahatsızlığıyla ilğili şunları paylaştı:
İnme (felç) bir nörolojik acildir. İki türlü olur: Damar tıkanıklığına bağlı iskemik inme ve kanın damar dışına çıkmasına bağlı hemorajik inme (beyin kanaması).
HER 10 HASTADAN 8’İ İSTEMİK
Toplumdan topluma görülme sıklığında bazı farklılıklar olmakla birlikte her 10 inme hastasının 8’i iskemiktir. İnme nörolojik bir acildir, çünkü inme geçirmekte olan bir kişi derhal nöroloji uzmanının olduğu bir hastaneye yetiştirilebilirse damar açıcı tedaviyle iyileştirilebilir. Uygun tedavi penceresi inme semptomunun ortaya çıkmasından itibaren ilk 4.5 saatlik zaman dilimidir. Damar açıcı tedavi ise intravenöz trombolitiktir. İlk 4.5 saat geçmişse hasta için en uygun diğer tedaviler uygulanır. Ancak en yüz güldürücü tedavinin en erken dönemde uygulanan olduğu unutulmamalıdır. Hastanın kaldırılacağı hastanenin bir inme merkezi olması önemlidir.
Hastanın yanında bulunan kişi veya kişilerin inmeyi tanıması hastanın sağ kalma şansını ve/veya sekelsiz iyileşme ihtimalini artıran ilk adımdır. Bir çalışmada yüz-kol-konuşma testiyle büyük oranda inme hastalarının tanındığı ortaya konmuştur. İngilizce bir kelime olan FAST kelimesi ile yaygın olarak tanınan bu değerlendirme şu kelimelerin baş harfleri ile oluşturulmuştur. F (Face-Yüz), A (Arm-(Kol), S (Speech-Konuşma) ve T (Time-Zaman). Anlamına gelince... Yüz: Hastayı gülümset, ağzının bir tarafında kayma var mı? Kol: Hastanın kollarını yukarı kaldır, biri daha aşağıda kalıyor mu? Konuşma: Hastayı konuştur, hiç konuşamıyor mu ya da anlamsız, saçma mı konuşuyor? Ya da seni hiç anlamıyormuş gibi mi davranıyor? Bu soruların yanıtları ‘Evet’ ise kişi felç geçiriyor olabilir. Zaman: Zaman beyindir. Uygun tedavi uygulayabilecek nöroloji hekimine ulaşmakta zaman kaybedilirse iyileşebilecek olan bir hasta hayatı boyunca felçli kalma riskiyle karşı karşıya demektir. Hasta zaman kaybedilmeden bir inme merkezine yetiştirilmelidir.
BEYİN İSKEMİYE KARŞI HASSAS
Beyin iskemiye karşı çok hassas bir organdır. Beynin birim zamanda ne kadar kan alması gerektiği bellidir. Bir damar tıkandığında, beslenemeyen beyin bölgesinin merkezindeki çekirdek bölgede kan akımı kritik bir seviyenin altına indiğinde çekirdek bölgede kalıcı hasar meydana gelir. Bu bölgenin çevresinde kollateral damarların sağladığı kan sayesinde perifere doğru gidildikçe artan kan akımı alanları vardır. Kan akımının azaldığı ancak kalıcı hasarın henüz oluşmadığı bu bölgelere kurtarılabilir doku denir. İşte akut dönemde damar açıcı tedavilerin amacı bu kurtarılabilir dokuyu tekrar ihtiyaç duyduğu kanı sağlayarak kurtarmaktır. Zaman içinde kurtarılabilir dokunun kalıcı hasar bölgesine dönüşeceği gerçeği inmeyi bir nörolojik acil yapmaktadır.
Akut dönem sonrası tedaviler de en az akut dönem tedaviler kadar önemlidir. Hastanın neden inme geçirmiş olduğu tespit edilmeli ve bu nedene yönelik uygun tedaviler uygulanmalıdır. Atriyel fibrilasyona bağlı iskemik inme geçirmiş olan bir hasta ile aterosklerotik büyük damar hastalığına bağlı iskemik inme geçirmiş olan hastadaki tedavi aynı değildir. Risklerin tespiti ve risklerin ortadan kaldırılması veya en aza indirilmesi çok önemlidir. İnme nedeniyle yutamayan bir hastanın en uygun şekilde beslenmesi, hareketsiz yatmaya bağlı oluşabilecek komplikasyonların önlenmesi, enfeksiyon kontrolü, erken dönem tansiyon, kan şekeri kontrolü, metabolik tablonun optimizasyonu, rehabilitasyon vs. bir inme hastasının tedavisinde önemli noktalardır.
Paylaş