Paylaş
40 YAŞ ÜSTÜ RİSKLİ GRUP
Glokom bebeklerden yaşlılara kadar her yaşta kişiyi etkileyebilse de en çok 40 yaş üstü bireylerde görülmektedir. En yüksek risk altında olanlar, ailesinde glokom hikayesi bulunan kişiler. Birinci derecede akrabalarında glokom bulunanlarda hastalık riski yaklaşık 4-6 kat artmaktadır. Bunun dışında önceden gözüne darbe almış kişiler, üveit (göz içi iltihabı) geçirenler, gözlük numarası yüksek, uzun süreli kortizonlu ilaçlar kullanmış kişilerde de glokom riski artıyor. Bunun dışında migren, düşük veya yüksek vücut tansiyonu, ihmal edilmiş şeker hastalığı da glokom ile ilişkili olabilir.
Erişkinlerde görülen glokom hastalığı genellikle açık açılı türde olup erken dönemde hiçbir belirti göstermez ve ağrı yapmaz; kişi ancak hastalık ilerleyip görme alanı kayıpları oluştuktan sonra görmesinin azaldığını fark edebilir. Dar ya da kapalı açılı denilen glokom türü ise bazı bireylerde ani göz tansiyonu yükselmesi ile şiddetli göz ve baş ağrısıyla (göz tansiyonu krizi) ortaya çıkabilir; ancak dar açılı glokomların çoğu genellikle sessiz ve ilerleyicidir. Bebeklik ve çocuklukta glokom ise daha seyrek görülse de ciddi ve hızlı seyirlidir; gözlerde irileşme, bulanıklık ve görme kaybıyla belirti verebilir.
TEDAVİ ÖMÜR BOYU SÜRER
Glokomda bir kez tanı konulduktan sonra takip ve tedavi ömür boyu sürmektedir. Tedavi glokomun türüne göre değişir. En sık görülen açık açılı glokomda göz tansiyonu düşürücü göz damlaları ile tedavi yeterli olabilirken, bazen de ilaca ilaveten veya alternatif olarak lazer yöntemleri ile de göz tansiyonu düşürülebilmektedir. Dar açılı glokomlarda ise açıyı genişletmek için gözün renkli iris tabakasına lazer uygulanması veya hasta ileri yaşlarda ise katarakt ameliyatı yapılması faydalı olabilir. Bebeklik ve çocukluk çağı glokomlarının çoğunda ilaç tedavisinin yeri kısıtlıdır ve cerrahi yolla tedavi edilirler.
GÖRME KAYBINA CERRAHİ
Glokom hastalığı bazen ilaç ve lazer tedavilerine yeterli yanıt vermeyebilir ve geri dönüşü olmayan görme kaybı kaçınılmaz olur. Bu durumlarda cerrahi yöntemlerle göz tansiyonunu düşürmek gerekli olur. Göz tansiyonunu düşüren cerrahi yöntemler arasında altın standart “trabekülektomi” ameliyatı olup göz içi sıvısının geçebileceği kontrollü bir fistül oluşturulur. Göz tansiyonu için ilaç kullanamayan ve daha erken dönemlerde olan hastalar için “minimal girişimsel glokom cerrahisi” denilen ve küçük bir kesiden, genellikle dikişsiz olarak yapılan cerrahi yöntemler de mevcuttur. Bazı dirençli olgularda ise yüksek basıncı düşürebilmek için silikon gibi malzemelerden yapılmış özel tüplerin göze yerleştirilmesi gerekebilir. Bu tür ameliyatların glokom cerrahisinde deneyimi olan hekimlerce gerçekleştirilmesi başarı oranını büyük oranda artıracaktır. Bazı ileri vakalarda ömür boyu birden fazla cerrahi girişime gerek olabilir.
Paylaş