TSYD’nin havuz aşkı

Spor yazarları’nın bi derneği var.

Haberin Devamı

Adı TSYD.

***

Emekçi üyelerine,gazete-tv’lerin mutfağında işini gücünü aslanlar gibi yapan arkadaşlara lafım olmaz.
Olamaz.
Onlara sevgim, saygım sonsuz.
Ama...

***

Bu derneğin bi eşi benzeri yok.
Bu dünyada ülkesinin sorunlarıyla bu kadar ilgisiz alakasız bu kadar çok sayıda ‘yazAmayan yazar’ı barındıran başka bi yazar çizer derneği de yok.

***

Yazar’ların, yazan –yazAmayan-yazdırılan diye 3 gruba ayrıldığı bu değişik ülke bilindiği gibi uzun zamandır bitmiş, okey’e dönüyor spor’u bitmiş SOS veriyor.
Tsyd yönetimi maşallah hala havuz mavuz diyor.

***

Bu ‘havuz sever’ derneğin üyelerine dağıttığı dergisinde bi yazı var.
Başlık;
‘Yöneticilik fedakarlık ister.’

***

Okudum.
Midem bulandı.
Yazan-yazdıran her kimse spor yazarı değil, Spor Bakanlığı yazarı sanki.

***

Haberin Devamı

Dergiyi bulup yazıyı okumanızın size şu faydası olur;

1- Havuz aşkı’nın gazetecileri ne hale getirebileceğini görürsünüz.

2- Spordaki siyasallaşmanın tavan yaptığı bu günlerde bu derneğin başkan ve yöneticilerinin bu konuda niye tek laf etmediğini anlarsınız.

***

Uzatmayalım.
Konu şu;
Kendini, bakış açısını yenilemesi gerekirken havuzunu yenilemenin peşine düşen...
Yatırımı insana, üyesine, üyesinin kafa’sına yapacağına hala tesise, taşa, tuğlaya, havuza, suya yapan Tsyd her para aradığında olduğu gibi yine Ankara’ya başvuruyor.

***

Spor bakanlığı müfettişleri müdürleri gönderiyor, projeler çiziliyor ve karar veriliyor.
Havuz yıkılacak, yeniden yapılacak.

***

Bakanlıktan 2 trilyon da destek sözü alınıyor.

***

Kendi ifadeleriyle tam da paralarını almaya bikaç gün kala İstanbul şube başkanı Arif Kızılyalın gazetesinde Spor bakanlığı aleyhine bi haber yayınlıyor.

***

Bakanlıktan derneği arıyorlar.
Diyorlar ki;
“Biz sizler için neler düşünüyoruz yapıyoruz, sizin şube başkanınız bize ne yazıyor.”

***

Yazıyı yazan her kimse, hiç sıkılmadan rahatsız olmadan bunları yazıyor ve bi de diyor ki;
Başımızdan kaynar sular döküldü, 2 triyon uçtu gitti.
Öksüz kaldık.

***

Aynı yazı’da...
İstanbul Şube Başkanı’na ayar da veriliyor;
“Mesuliyetli bi Tsyd yöneticisi makamındaysan (ne demekse) bazı konularda hassas olman gerekir” deniyor.
Filan falan...

***

Haberin Devamı

Ve yazı ‘üyelere sesleniş’le bitiyor.
“Havuz hizmete hazır değil, yıllık 500 bin kaybımız var, koltuk sevdasına derneğin menfaatini hiçe sayanları önce Allah’a sonra size havale ediyoruz.”

***

Her şeyi anladık da...
Alt tarafı bi havuz için Allah’ı bu işlere niye sokuyorsun?
Bunu anlamadık.
Bu bir.
Kimi kime havale edersin bilmem de...
Şunu bilirim;
Normal bi ülkede bi yazar-çizer derneğinde bu satırları yazana-yazdırana hemen istifa et derler, etmezse de şipşak paketleyip evine havale ederler...
Ve bi daha derneğin kapısının önünden bile geçirtmezler.
Dua et burası Türkiye.
Bu da iki.

***

Yakında Tsyd’de seçim var.
Dernek yeni başkanını seçecek.
Demek isteyip diyemedikleri şu;
‘Havuza girmek istiyorsanız oyunuzu yine bize verin’.

***

Şaşırdık mı?
Hayır.

***

Haberin Devamı

Ülkenin en köklü, en değerli, en önemli kurumlarının bile yeni’den dizayn edildiği bi devirde, bütün seminerlerini, ödül törenlerini, her türlü etkinliğini devlet kurumları sponsorluğunda yapan, üyeleri devlet kurumları sponsorluğunda tivi programları yaparken bile kılı kıpırdamayan Tsyd’nin havuz’lara olan ilgisi alakası bizi şaşırttı mı?
No.

***

Türkçesi...
Tsyd yönetimi de ülkede yükselen trend’e uymuş
Üyelerini havuz’a sokamasa da...
Derneğin kendisini ‘havuz’a sokmuş.

***

Bu derneğin üyesi değilim.
Bu kafa’nın yönettiği bi derneğe üye olmaya da niyetim yok.
Yine de 1 günlüğüne Tsyd başkanı olmayı çok isterim.
İlk toplantıda bu derneği lağvederim.
Spora yaptığım-yapacağım en büyük hizmet bu olur.

***

Nokta.

Yazarın Tüm Yazıları