’Yuh...’

BAŞBAKAN gittiği her meydanda "Bunlar millete göbeğini kaşıyan adam dediler" diyor.

Ve bize "Yuuuh..." diye bağırıyor meydandakiler.

*

Benim canım Başbakan’ın sözlerine sıkılmıyor.

Çünkü ben onun Türkiye’nin başında olmaması gerektiğine inanırım... Onun Türkiye’yi yönetecek kültüre, ufka sahip olmadığına ve Türkiye gibi bir cenneti, çağdaşlığa-uygarlığa değil, ortaçağa sürüklediğini düşünürüm...

Bu yüzden; Müslüman ülkeler içinde son yüzyılın tek şanlı zaferini kazanmış, tek modern ülkesini kurmuş... Demokrasi ile yönetilen, kadın eşitliğini tanımış, laik, çağdaş yaşamı benimsemiş tek ülkesinin, Tayyip Erdoğan tarafından "ılımlı İslam devletine" dönüştürülmesine tepkim var...

Kızması doğaldır...

*

Benim canım asıl "Yuhhh..." diyenlere sıkılır...

Niçin?..

Yalaka mı olmalı?..

Avantacı mı?..

Ömrümü medyaya verdim ve şu yazı yazdığım masa bile benim değil... Ne şu klavye, ne şu káğıtlar... Ama Başbakan kamu bankalarının verdiği 700 milyon dolarla damadının şirketine koca bir medya kuruluşunu alabildi...

Niçin bana yuh?..

İnsanların inançlarını kullanıp sahibi mi olmalıydım, gıda dağıtım şirketlerinin?..

Gemiciklerin, mücevheratçıların?..

"Evrakta sahtecilik, zimmete para geçirme" suçum mu olmalıydı ve altına sığındığım dokunulmazlığım...

Niçin yuh?...

*

O beş yılda bir seçilmiş demokrasinin ürünü ise, biz her Allah’ın günü seçime gideriz... İnsanlar her sabah bayilere-marketlere gidip seçerler bizi...

Benim de yüreğimdeki meydanda, aydınlık yüzlü, yürekli okurlarım vardır...

Ve biz hep birlikte; nohutla-kömürle oyunu satan, okumayan, görmeyen, avantacı, beleşçi o "göbeğini kaşıyan adama" kızarız...

Çünkü bizim çocuklarımıza sözümüz var:

Yabancı havaalanlarında bizim gibi itilip-kakılmamaları için... Batılıların karşısında ezilip-büzülmemeleri için... Aydınlık ve çağdaş bir ülkenin gururlu, özgür bireyleri olmaları için çırpınırız...

Bunun için mi yuh?...
Yazarın Tüm Yazıları