Yine oynuyor...

TİPİK futbolcu.

Bir anda sinirlenmiş gibi yapıyor.

Bizler "Çok kızdı, şimdi hakeme yumruğu yapıştırdı, yapıştıracak" derken, yan yan zıplayarak gidiyor.

Acılar içinde kendini yere atıyor.

Demek ki sakatlandı...

Sıhhiyeci çantası ile koşuyor...

Tam sedye yetişti-yetişiyor ki...

Kalkıp koşuyor...

*

Söyler misiniz; haklarında açılan soruşturmaya "garabet", "utanç" dedikten sonra, şu ne:

"Yargıya saygılıyız..."

Hangisi doğru, hangisi yapmacık anlamak olası değil.

Bir anda kendini atıyor yerlere:

"Türkiye kazansın, biz kaybedelim..."

İki saat sonra Türkiye’yi daha da karıştırıp huzurunu kaybetmesine neden olacak, kendisini ise kurtaracak "Anayasa’daki parti kapatma maddesini değiştirmeye" kalkıyor.

Futbolcu...

*

Çoktandır AB’ye girme çabalarını unutmuştu. Bunu Türkiye’de bilmeyen, görmeyen, eleştirmeyen var mıydı?..

Ama iç hukuktan kırmızı kart görme olasılığı ortaya çıkınca, AB’ye dönüyor, durduğu yerde zıplıyor, söyleniyor...

"Ne oldu, ne oldu?..."

"Faul var diyor.
.. Hakemin kendisine kırmızı kart değil de yeşil kart göstermesini istiyor... Bir de rakip oyunculara ayaklarıyla bilhassa kafalarını kullanmama cezası verilmesini talep ediyor..."

"Başka?..."

"AB hakemliğinde, laik cumhuriyet kalecisinin ’garabet’ ve ’utanç verici’ sayılması gerektiğini söylüyor..."

*

Futbolcu
bu...

Tribünlere oynuyor, bağırıyor, çağırıyor, azarlıyor, kızıyor... Yerlere atıyor kendini, anında kalkıp koşuyor.

Bir tek an olsun gözüktüğü gibi değil.

Devlet yönetimini futbol alışkanlıklarına indirgedi ve futbolcu numaralarını sürdürüyor...

Oynuyor...
Yazarın Tüm Yazıları