DOĞRUSUNU isterseniz konu "ayaklar ile başın yeri" olduğunda, Türkiye ters durmaktadır.
Başı aşağıda, ayakları yukarıdadır.
Nitekim sorun ne olursa olsun, bizler tartışmalarımızda birbirimize bunu sorarız aslında:
"Her şey tersine bizde..."
"Bu kadar ters iş görmedim..."
"Yani terslik bu kadar olur..."
Dünya düzgün durduğu halde, bizde baş ayak, ayaklar baş yerine konulduğunda, böyle olması doğaldır.
Sadece orta yerlerimizin ters olmakla birlikte yerinde durması bir avuntudur, o kadar...
*
Misal ekonomide:
Türkiye zenginleşirken, halkın fakirleşmesi... Yerli-yabancı holdingler kazanırken, üreticilerin, esnafın, çiftçinin iflas etmesi nedir?
Ters pozisyon...
Ayakları yerden kesilmiş bir ekonomide, ekonomi yönetiminin ayağa düşmesinin sonucu.
Ya da sosyal hayatta:
Bu ters pozisyon yüzünden değil midir ki uygar Batı yerine Arabistan’a gidiyor memleket.
Ben biliyorum; siz sandınız ki Türkiye Batı’ya gidiyor...
*
Diyelim ki demokraside:
Durmadan tek karar vericinin millet olduğunu söyleyen Başbakan’ın, sıra milyonlarca emekçinin bayramlarını Taksim’de kutlama istemlerine gelince çok kızması ve "Ayakların baş yerine geçtiği yerde kıyamet kopar" demesi neyi gösteriyor?
Ters pozisyonu...
Çünkü millet hiçbir zaman baş ya da başta olmadı.
O bir yalandı.
Bir tersliktir, başta olan arkadaşlara inanan, nihayet başa geçtiklerini düşünen saf insanlar öyle sandılar sadece.
Ters zihniyetin pozisyonudur bu.
Ayaklar yukarıdadır...
Her şey size ters gelse de... Tersine tersine gitseniz de... Bir türlü düzelemezseniz bile...