Sol elimizin işaret parmağı ile başparmağımızı birleştirip bir delik daire yapıyoruz... Bu sefer sağ elimizin işaret parmağını kulak hizasına kadar havaya kaldırıp hazırlıyoruz ve usulca oluşturduğumuz delik dairenin üzerine, bir noktadan temas edecek şekilde koyuyoruz.
Bu ne?..
Teğet...
Başbakan’ın önceki gün TBMM’de, küresel krizin Türk ekonomisine teğet geçtiğini söylediği şey...
Ya teğet değilse?..
Anlamak için yine sol elin işaret ve başparmağından bir delik oluşturuluyor. Bu delik daire göz hizasına kadar kaldırılır. Tek göz açık tutularak iyice bakılır; içi boş...
Sağ elin işaret parmağı otuz santim uzaktan alınarak özenle deliğin içine sokulur...
Öbür taraftan ucu çıktı mı?..
Emin olmak için kafayı biraz uzatarak öbür taraftan bakıp, deliğin öbür tarafına geçmiş işaret parmağının ucu oynatılır...
Bu ise:
Karşı "Ne teğeti, deldi geçti" durumu.
*
Başbakan’ın lisedeyken geometri okumuş ve "teğet"i nasılsa unutmamış olması, bu küresel kriz karşısında ne kadar işe yarıyor görüyorsunuz.
Ekonomik krizi geometri ile çözüyor...
Dünya ekonomistleri aciz, ekonomi teorileri işe yaramıyor, trilyonlarca rakamdan oluşan formüller çöktü, bilim adamları çaresiz... Ama Türkiye’nin Başbakan’ı liseden öğrendiği "teğet" ile küresel krizi çözüyor...
TBMM’deki tarihi konuşmasında, "Teğet geçer dedim.Burada geometrik ders almanız lazım. Teğet de dokundurmadır..." dediği bu...
Bir tek şunu yanıtlamıyor:
Türkiye’de herkes yoksullaşırken, muhtaç sayısı artarken, işsizlik patlarken, her gün yüzlerce şirket iflas ederken... Nasıl oluyor da gemiciklerle, medya gruplarıyla, akıl almaz ortaklık ve yatırımlarla kendi şürekası, oğlu-damadı zenginleşiyor?..
Buna yanıtı yok...
*
Dönüyorum "teğet"e:
Sol elin işaret parmağı ile başparmağından bir delik oluşturulur... Sağ elin parmağı deliğe sokulur...