MERAK ettim; Başbakan "Bu gazeteleri almayın, evinize bile sokmayın" dedikten sonra tirajımız çok mu düştü?..
Önceki gün korka korka Hürriyet’in satış-pazarlama koordinatörü Ufuk Utkusoy’u arayıp usulca sordum:
"Herkes Başbakan’ı dinledi, Hürriyet almaktan vazgeçti de tirajımız da diplere kadar çok düştü mü?.."
Ufuk yanıtladı:
"Arttı..."
Artış, üç-beş promosyon getirisi kadar.
Niçin?..
*
Çünkü Tayyip Erdoğan,Türkiye’nin sevilen-sayılan, toplumu etkileyip sürükleyen bir lideri değildir.
Sadece zorunlu nedenlerle "Başbakan"dır.
Yerine koyacak bir şey bulamadığı için bu koca memleket, mecburiyetten orada "Başbakan" olarak oturmaktadır.
O kadar..
Ona hayran ve onun gibi bir kesim elbette var olmasına var.
Ama onlar zaten gazete okumazlar.
Okumak-yazmak gibi bir dertleri yok onların.
Başbakan, "En az üç çocuk yapın" dediğinde "Hay hay..." diye bunu hemen yerine getirdikleri ve o hemen gece talimata uydukları olasıdır.
Ama "Bu gazeteleri okumayın" talimatı?..
Yok ki gazete-okumak-mokumak...
*
Bu kadar kir-pas, yolsuzluk, vurgun, avanta iddiasından, gökten yağan şaibeden sonra, kimse Tayyip Erdoğan’a güvenmiyor, ondan...
İnananı yok.
Beğenenleri azaldı.
Ona oy verenler dahi artık gitmesi gerektiğini açık açık söylüyorlar. Patronlar çıkarları için tanıdıkları toleransı geri aldılar. Medyada yalakaları bile umutlarını kestiler, her Allah’ın günü eleştiriyorlar ve döndüler.
Orada hálá duruyorsa, o tek şansındandır:
Yerine koyacak bir şey yok...
(.........)
Yerine koyacak bir şey çıkana kadar öyle oturacak arkadaş orada. Güven vermeyen, inandırıcı olmayan, sevilmeyen, istenmeyen, şüphe ve endişe ile bakılan...
"Bu gazeteleri okumayın, eve de sokmayın" dediğinde tirajların artması bu yüzden...