Mahkeme...

Bekir COŞKUN
Haberin Devamı

Mahkeme için asgari dört şey gerekiyor:

Hâkim, davacı, davalı, mahkeme salonu...

Tabii ki savcı, avukatlar, tanık, mübaşir, daktilo, kâğıt, kalem gibi unsurlar da olmalı. Ama asıl şart olan dört şey var.

Yargının son zamanlarda işlememesi, bu dört şeyin bir araya gelememesinden.

Diyelim ki sanıklar bulunamıyor... Sanıklar bulunuyor, hâkim yok. Hâkim ve sanıklar bulunuyor, davacı gelmiyor. Hepsi var olduğunda, zaten mahkeme salonuna sığmıyorlar, salon aranıyor.

Salon bulunuyor, hâkim çekiliyor.

*

O mahkemede hâkim sordu:

‘‘Davacı mağdur nerde?..’’

Yanıtladılar:

‘‘Öldürüldü...’’

Hâkim kızdı:

‘‘Oldu mu şimdi ama?..’’

Avukat:

‘‘Sayın hâkim, zaten davacı mağdur öldürüldüğü için dava açıldı...’’

Hâkim düşündü, doğru...

‘‘Yani şimdi ölen arkadaş yok mu?..’’

‘‘Yok...’’

Ölenin, öldüğünden dolayı gelmediğinin tespiti için duruşma ertelendi.

*

Sonraki duruşma...

Herkes geldi. Hâkim sordu:

‘‘Herkes geldi mi?..’’

‘‘Geldi... Bir tek sanıklar yok...’’

Hâkim kızdı:

‘‘Oldu mu şimdi ama?..’’

‘‘Sayın hâkim, sanıklar polis olduğu için, sanıklar sanıkları aramaya gittiler.’’

Hâkim düşündü, doğru...

Ve sanıkların sanıkları bulması için duruşma ertelendi.

*

Sonraki duruşma...

Herkes geldi.

Hâkim yok.

(.........)

Dün çalışan gazeteciler günü idi. Oturdum, mutlu günümüzde öldürülen gazetecilerin duruşmalarını yazıyorum...

O duruşmalar bitmiyor.

Ve bitmeyecek...



Yazarın Tüm Yazıları