Eş-dost, "Doğrusu ’Tüylerim diken diken oluyor’ diyeni duymuştuk... Hani ’Kalbim sıkışıyor’ diyen de olur kimi zaman... Ama böyle kulağı kıvrılanı ilk kez duyuyoruz" diyor.
Zaten ben de duymamıştım.
Arınç televizyona çıktı mı, o mayhoş sesi kulağıma çalındı mı, muhterem karıma koşarım:
"Bak ne oldu?..."
"Ne?..."
"Kulağım..."
Kimi zaman da o uyarır:
"Valla sen yine Arınç’ı dinlemişsindir..."
*
Gazeteciler, aydınlar, generaller gözaltına alındığında "Türkiye bağırsaklarını temizliyor" diyen AKP’nin bu eşi bulunmaz hem düşünürü, hem konuşuru, dün SKY Türk’te bu sefer AKP’nin kapatılamayacağını, çünkü parti olarak yüzde 47 oy aldıklarını anlatıyordu.
Demek ki hukukçu(!) olduğu için oy oranı yükseldikçe, suç işleme haklarının arttığını biliyor.
Ya da; kendileri nasıl dokunulmazlık zırhlarının arkasına sığınmışlarsa, partilerinin de öyle dokunulmazlığı olduğunu sanıyordur hem düşünür, hem konuşur...
*
Bence kimse ne olacağını bilmiyor, AKP kapatılır ya da kapatılmaz...
Benim emin olduğum; eğer Anayasa Mahkemesi tüm bu yaptıklarından sonra AKP’yi aklarsa, artık kimse onları tutamaz.
AKP yandaşı olmayan bir tek medya grubu ayakta bırakmazlar...
Bir tek yandaş olmayan sermaye grubunu ve işadamını yaşatmazlar...
Bir tek aydın, bir tek Cumhuriyetçi-Atatürkçü ağzını açamaz...
Türkiye asıl "travmayı" o zaman yaşar ki, laik çağdaş cumhuriyet yerine, ılımlı İslam devletinin tescili olur bu...
Ve artık dönüşü olmayan noktadır orası...
*
Bizler Arınç gibi "bağırsak temizlemek" deyimini hiç kimse için kullanamayız, çocuklarımızdan utanırız.
Sadece Türkiye’nin bu çağın dışına kaymayı hazmetmemesini dileriz.
Ederse...
Ve beklentiler "boş" çıkarsa, o zaman gidip "Türkiye bağırsağını temizliyor" diyen işin uzmanı Arınç’a sorarsınız: