ÇEVRE ve Orman Bakanlığı, koruma altındaki(!) ayıları yabancı zengin avcılara vurduruyor.
Gerekçede "Fırsatçı ve yağmacı ayıların vurdurulduğunu" açıkladılar.
"Fırsatçı ve yağmacı" ayıları nasıl ayırıyorlar, biz bilemeyiz.
O sadece ağaçtan armut yiyor.
Belki "fırsatçı ve yağmacı" olduğunu tespit etmek için ağaçta armut yemekte olan ayıya sormuşlardır:
"Ayı ayı... Ormanı altın arayıcı, kömür ve kum çıkartıcı maden şirketlerine verip, altını üstüne getirmek hiç aklından geçti mi?.."
Ayı armudu ısırırken:
"Hayır..."
"Turistik otel için olsun, golf sahası için olsun ağaç kesilmesine onay verdin mi hiç ayı?.."
Ayı:
"Hiç yapar mıyım?..."
"Peki, ormanlık alanların yarısı artık yok. Sen rüşvet alarak buraları peşkeş çekip ’fırsat ve yağmacılık’ yapmış olmayasın..."
Ayı armudun sapından tutup ısırırken:
"Ben bunları yapamam abi.Ben ormanı, korulukları, yeşil alanları severim.Ben buralarda büyüdüm, bebeklerimi buralarda büyüttüm.Şu çam ağacının altındaki kayalık benim evimdir, ona kıyamam.Irmağın sesi, kuşların şarkısı, geceleri yıldızların altında yaprakların dansı, şu gördüğünüz koruluk, karşı tepedeki fıstık çamları varsa ben yaşayabilirim.Nasıl kıyarım ağaçlara, koruluklara, ormana, ırmaklara, dağlara.Ayılar bunu yapmazlar..."
*
Bu sefer ayıyı armudu yediği için vurdular.
A.A’nın haberine göre Artvin ve Kastamonu’da birçok ayı "fırsatçılık ve yağmacılıktan" öldürüldü, şu sırada ormanda öbürlerinin peşindeler.
Çevre ve Orman Bakanlığı, ayıları vurdurmak için TÜBİTAK’tan da yazılı onay aldı.
Niçin?..
Çünkü zengin yabancı avcılar, vurdukları ayıların postunu o belgeyle yurtdışına çıkartabilsinler diye...
Zengin yabancı ayı avcılarının, bir ayı postunu götürüp evlerine sermek için kaç yüz bin dolar harcadıklarını biliyor musunuz?
Av turizmi yapan şirketler, Orman ve Çevre Bakanlığı bürokratları, TÜBİTAK’ın bilim adamları...
El eleler...
Yoksa; bir yandan Bursa’da koruma altına alırken, öte yandan yabancı zengin avcılara ayıları vurdurmanın mantığı var mı?..