Düğün kültürü...

BÖYLE kavgalar düğünde, daha çok fotoğraf çektirmeye sıra geldiğinde çıkar:

"İnsan gel sende şuracıkta dur der..."

"Kenarda dursam sanki teli dökülür..."

"Aha ben de şuradan şuraya adımımı atarsam..."

*

Küresel sermayenin düğünü Davos’ta olanları izleyince düğünler geldi aklıma.

Bir el Başbakan’ı ittiriyor...

Başbakan bir şaplakla eli geri itiyor...

Ve "Aha şuradan şuraya bir daha adım atarsam" niyetine "Davos benim için bitmiştir, aha bir daha..." diyerek düğün salonunu terk ediyor...

Sesi kısan düğün salonunun ses tesisatçısı moderatör (buradaki "madaratör" idi) şaşkın...

Kemancı kaçıyor...

Büyük Ortadoğu Projesi’nden (BOP) dünürleri Peres, ayılıp "Ben ne yaptım?" diyor...

Düğün salonu sahibi Dünya Ekonomi Formu Başkanı Klaus araya giriyor.

Emine Hanım ağlayarak "Bu da insana yapılmaz yani..." diye gözyaşlarına boğuluyor...

Düğün tarumar...

*

Tüm bu olanlar size "Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı’nın uluslararası Davos toplantıları" gibi mi geliyor?...

Yoksa düğün kavgası gibi mi?...

Elbette kimi aziz halkımızın hoşuna gitti olanlar. Ki onlar da şöyle pankartlarla düğüne katıldılar:

"Davos fatihi..."

"Dünya lideri Başbakan..."

"Avrupa’yı titreten kahramanlar kahramanı geliyor..."

Ama kimse; Türkiye gibi büyük bir ülkenin, eli kanlı İsrail yönetimi ile panel gibi çok da ciddi olmayan bir ortama (üstelik dil bilmeden) niye girdiğini...

Hadi girdiyse ince zeka, bilgi, etkili sözler yerine, niye itişip-kakışıp küserek orayı terk ettiğini...

Koca Türkiye’yi Batı’nın terör örgütü saydığı Hamas’ın müttefiki konumuna niye soktuğunu...

Ya da kimse; Türkiye’nin işte böyle, her gün biraz daha Batı kültüründen uzaklaşıp Araplaştığını sorgulamıyor...

Sevinip oynuyor herkes...

Düğündeler...
Yazarın Tüm Yazıları