Devlet özür dilesin...

Bekir COŞKUN

Bir:

Çeteleri, devletin güvenlikle ilgili birimlerinin koruyup-kolladığı artık kesindir...

Bunun lamı-cimi yok...

Kırmızı-yeşil pasaportlar, belgelenen içli-dışlı ilişkiler, ama en önemlisi ortaya dökülen kamu görevlilerinin itirafları, çetelerin devletin bilgisi ve desteği altında olduklarını kesin biçimde kanıtlıyor...

İki:

Tüm bunları devlet biliyordu...

İşin başında bu çetelerin bir gizli devlet politikası olarak kurulduğunu, kimi operasyonlarda bunların kullanıldığını, ama sonra çetelerin devleti kullanmaya başladıklarını zaten itiraf ediyorlar...

Böyle ciddi bir kararı iki-üç bürokrat oturup kendi kafalarına göre alamazlar...

Üç:

Başbakanlar, cumhurbaşkanları da biliyorlardı...

Ta ilk günden, olayların başından beri...Gelmiş geçmiş tüm cumhurbaşkanları ve başbakanlar...

Çünkü onlar güvenlik-istihbarat birimlerinin yasal başıdır, onların bilgisi ve onayı olmadan da böyle ciddi ve riskli ilişkilere hiçbir devlet kuruluşu kendi başına giremez.

*

Dört:

Çetelerle işbirliği bir kara lekedir.

Yargısız infazları, uyuşturucu ve kara para trafiği, tarlalara ve otobanlara serpiştirilmiş cesetleri, yüzlerce kayıp, öldürülen birçok aydınıyla cumhuriyet tarihimizde bir yüz karası...

Ülkenin için için nasıl çürüdüğünü, ne hallere düşürüldüğünü gösteren bir utanç...

*

Beş:

Devlet toplumdan özür dilemelidir...

Ne yazık ki bu görev, devletin başı Demirel'e düşüyor...

Çetelerin kurulup-kullanılması Demirel'in muhalefette olduğu günlere denk gelse de, ne var ki devlette süreklilik esastır ve şu sıralarda Demirel Cumhurbaşkanı'dır...

Medyaya çıkıp açık yüreklilikle olup-bitenleri halka anlatması, devlet adına özür dilemesi, bir dönüm noktası anlamına da gelir...

Devletin artık çetelere-metelere izin vermeyeceği, yeni bir anlayışın başladığı, süren temizliğin çok ciddi olduğu anlamına da...

İnsanların devletine güven duyacağı bir ak-pak dönem...

Bu görev Cumhurbaşkanı'na düşer...

Çıkıp, devlet adına kamuoyundan özür dilesin...

---