Hani birisini methederken, iyi bir yanını bulamadığımızda "Değişik birisi" deriz ya...
Bu "döneklik" anlamına gelmez. "Tutarlılık" anlamına da gelmez. "İyi" anlamına da gelmediği gibi "kötü" anlamına da gelmez.
Kısacası "değişik", değişik bir deyimdir...
*
Diyelim ki Şarkıcı Gülşen’in irili ufaklı tüm gazetelerin birinci sayfalarında yer alan, kocaman gülücüklü seksi dekolte fotoğraflı "Kurşunlandı" haberini çok değişik buldum.
Kurşun değmiş mi, değmemiş.
Tabanca kurusıkı, zaten kurşun da yok...
O zaman bu "değişik" bir kurşunsuz kurşunlanma...
Toplumun başına bela olan hırsızlıkları, cinayetleri, felaketleri gazetelerin arka sayfalarında dahi aramadan ve "Şarkıcı Gülşen"in fotoğrafındaki bacaklardan gözümü asla ayırmadan "Memlekette asayiş yok yani..." diyorum, değişik olarak...
*
AKP’nin hukuka sıktığı kurşunu protesto eden hukukçuların haberi birinci sayfalarda yer almazken, Samsun’da Adalet Bakanlığı Müsteşarı’nın geçeceği yola kırmızı halı seren hukukçular da değişik bence.
Sosyal demokrat geçinen işçi temsilcilerinin bir AKP yanlısını Türk-İş’e başkan seçmesi de...
İnsanların en çok gıdadan zehirlendiği İstanbul’un "Yemek başkenti" seçilmesi de...
Devlet Bahçeli’nin PKK ile diyaloğun mimarı Abdullah Gül’e meydanlarda infaz ipi atıp sonra onu Cumhurbaşkanı seçmesi, şimdi de PKK’ya af getirilmesine kızması...
Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bundan böyle imamlarda "iman" şartını arama kararı alması...
Kuşların göç yolu üzerine yapıldığı için, Hatay Havaalanı’nda tarifelerin kuşlara göre ayarlanacağının Ulaştırma Bakanı tarafından açıklanması...
AKP’ye geçip bakan olan ünlü solcu Ertuğrul Günay’ın, 37 aydının yakıldığı Madımak Oteli’nin altındaki kebapçının yerine "çiçekçi dükkánı" açılması kararı...
Tümü "değişik" geliyor bana.
Gözümü, kurşunsuz tabanca ile yaralanmadan kurşunlanan "Şarkıcı Gülşen"in koca birinci sayfa fotoğrafındaki bacaklarından ayırmadan bunları düşünüyorum, "Değişik" gibiyim sanki...