"Sizin cumhuriyetlerinizin içinde hiç ’dans’ var mı?.."
Şaşılaşıp öyle gider yabancı.
Oysa bizim cumhuriyetimizin içinde "şapka" da var.
Dans var...
Balo var..
Pantolon var...
Ceket var...
Bizim cumhuriyetimiz, yeryüzündeki hiçbir cumhuriyete benzemez. O, yönetim biçiminden çok, bir yaşam biçimidir.
*
Zaten dinciler cumhuriyetin yönetim biçimine çok da itiraz etmiyorlar. İşte çıkıp cumhuriyetin kalelerindeki koltuklara oturdular, ağızları kulaklarında.
Yanaklarında kıllı güller açıyor.
Onlar asıl cumhuriyetin yaşam biçimine karşılar; çağdaş insana, uygar bireye, bir Batılı gibi yaşamaya kalkanlara karşı savaştalar.
(........)
Bugün Cumhuriyet Bayramı’dır.
Dönüp bakmalısınız:
Cumhuriyet Bayramı’nın şeref localarında, cumhuriyeti temsilen yerlerini alacaklar.
Ama yanlarında cumhuriyetin getirdiği çağdaş-uygar yaşam biçimine karşıtlığın simgesi türbanlı kadınları olmayacak.
Niçin?..
*
Oysa bizim çağdaş kadınlarımız, evlerinin balkonlarına bayraklarını asıp, yollara çıkacaklar.
Medeni dünyayı çocukları-eşleri-kızları ile paylaşmak isteyen erkeklerimiz, sevdalarının elini tutup törenlere gidecekler, insanlıktan gizleyecek hiçbir şeyleri olmadan...