Ve hukukçular, kadınların-çocukların sesini duydular.
İstanbul Barosu Hayvan Hakları Komisyonu Başkanı Avukat Hülya Yalçın, bana gönderdiği mesajda, "Şiddetin çoluk çocuk demeden hızla yayıldığı bir boyutta yaşıyoruz.Bu yıkıcı ve yok edici şiddete bir an önce dur demek için harekete geçmekte umarım geç kalmadık" diyor.
2 Mayıs Cumartesi günü yüreği ve merhameti olan hukukçularımız Baro’da "Hayvanlara uygulanan şiddeti" tartışacaklar, açılış konuşmasını Baro Başkanı Av. Muammer Aydın yapacak.
Malta’da Golden Cross birincimiz Nilay Tezsay, hayvanlar için o gün işte o şarkıyı söyleyecek:
"Aydost beni yok mu sandın
Akhisar beni yok mu sandın
Kepez beni yok mu sandın
Beykoz beni yok mu sandın..."
*
Hem şiddetin sınırı, türü, çeşidi olmaz.
Mahallede bir kedi yavrusuna yönelen şiddet, aslında tüm mahalleyi tehdit eder.
Şiddet bir kez olsun yol bulduğunda, durmaz, durdurulamaz...
Kadınlar, çocuklar... Ve mahallenin ağaçları, duvarları, kapıları, pencereleri dahi...
Canlara acımayanlar için, can farkı yoktur...
Yavrularını emziren mahallenin anne köpeğini öldüren o adamın hasta kimliğinden fışkıran şiddet, dört bir yana sıçrar... Sırası geldiğinde kimse kurtulamaz ondan...
(.......)
Ve şaşkın, çaresiz, güçsüz insanlar... Kadınlar, çocuklar şimdiye kadar sadece ağladılar... Bu kez hukuk insanlarının gözleri doldu... Sadece bireylerin değil, kişiliği olan kurumların dahi vicdanları sızladı bu sefer.