Başbakan, sinirlenip de (asabiye baskısı), başka memlekete gitmemi istediğinden bu yana (nakliye baskısı), malum dinci gazeteler hakaret sütunlarını bize ayırıyorlar.
O gazetelerin hedef gösterdiklerinin başına iki şey gelir:
- Ya kovulurlar...
(Tahliye baskısı)
- Ya vurulurlar...
(Kabriye baskısı)
Son olarak sinirlerini bozan yazım; tarikatların denetimindeki kimi mahallelerde cuma günü işyerlerinin kapatılmaya zorlanması (yale baskısı) meselesi...
Yok mu böyle bir şey?
Hadi diyelim ki ben uydurdum.
Pekiiii... Bülent Arınç, tüm Türkiye’nin gözü önünde "Cuma günleri Meclis’in tatil edilmesini" istedi mi, istemedi mi?..
Arınç’ın bu işe ağırlığını koyması (kantariye baskısı) herhangi bir anlama gelmiyor mu?