Atatürk sofrası mı?..

MEDYA "Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Çankaya’da Atatürk sofrası kurdu" diyor.

Çok benziyor çünkü Atatürk’ün sofrasına(!)

Bir defa öğle vakti oturmuşlar sofraya.

Biraz olsun benzesin diye iki kişinin önüne konulmuş birer kadeh beyaz şarap...

Cumhurbaşkanı "haram"dan korunmakta ve su içmekte...

"Abdullah Gül, Çankaya’da Atatürk’ün fikir sofrasını kurdu" haberini okuyunca benim dahi aklıma bir fikir geliyor.

İşte Gül’ü Atatürk’e benzetmeye kalkan medyamıza öneriyorum.

Abdullah Gül’ün adı şöyle olsun:

Atagül...

*

Söyler misiniz; Atatürk’ün sofraları ile Abdullah Gül’ün sofrası hiç birbirine benziyor mu?

Yani benzeyen en ufak bir yeri var mı?

Toplumu aptal yerine koymanın bu kadarı da fazla.

Diyelim ki hadi "Atatürk’ün fikir sofrasının öğle vakti olanı" saydık bunu. Ama için için uygulanan sofu tavırları niye ucundan-köşesinden evirip çeviriyorsunuz?

Fikir sofrası mı?..

Zikir sofrası mı?..

Atatürk’le alay etmek midir yoksa?..

Ya da onu sevenlerle dalga geçmek midir bu?..

Gazetelerin birinci sayfalarında, televizyonlar ana haberlerinde müjde veriyorlar sanki:

"Cumhurbaşkanı Gül, Çankaya’da Atatürk sofrası kurdu..."

Öğle vakti?...

Ama aynı gün patlayan; Maliye Bakanı Unakıtan’ın oğlunun Tekel’e eski makine satanlardan 30 bin dolar aldığı haberi medyada yoktu, bir-iki gazetede tek sütun dışında...

*

Böyle medya olmaz...

Türkiye eğer bölünmeye sürüklenen dış politikasıyla, devleti ele geçiren dinci kadrolarıyla, yurdu kaplayan 5 bine yakın tarikat okuluyla, giderek AB’den uzaklaşan fotoğrafıyla, yok olan hukuku ve asla işlemeyen demokrasisiyle gırtlağına kadar battıysa...

Bunda en büyük günahkárdır medya...

Abdullah Gül, Çankaya’da Atatürk sofrası kurmuşmuş...

Medya öbür kurulanları görmeyecek kadar mı yumdu gözlerini?..
Yazarın Tüm Yazıları