Anayasa’nın fiyongu...

TÜRBAN tarifi yerine kanuna resim koymaya kalktıklarına bakılırsa, demek ki yeryüzünün ilk resimli yasasını yapmaya kalktılar.

O zaman demokrasi tarifinin yerine Tayyip Erdoğan’ın resmi, laiklik tarifinin yerine Abdullah Gül ve hanımının fotoğrafı konulabilirdi.

Tavukçuluğu teşvik maddesine Unakıtan’ın...

Çağdaş ve tarafsız televizyon yayıncılığı tarifi yerine de Taha Akyol’un resimleri...

Kısacası, anayasayı hizaya getirmek isteyenler resim koymaya kalktılar; çünkü yaptıkları şey sözcüklerle anlatılacak gibi değil:

Düpedüz laikliğe karşı hile...

*

Bakın:

Bu laik cumhuriyet anayasasında ve yasalarda yapmak istedikleri şey; örtüden söz eden Kuran’daki Nur Suresi 31’inci Ayet’i uyarlamaya açıklık getirmek değil mi?

Evet...

O zaman desenize bu laik anayasa ve laik yasa maddeleri bir anlamda "tefsir-i kebir" oluyor.

Yani; Kuran’ın emirlerinin nasıl uygulanacağını izah eden meal:

Tefsir-i Kebir...

*

İşte böyle dostlar; laik anayasayı görüyor musunuz?...

Ama ne yapacaksınız?

Bunun dile getirilmesinin tek yeri medyada ise, türbanın fiyongu üzerinde duruluyor.

İktidardakiler laik düzenin beline vuruyorlar tekmeyi... Anayasayı, yasaları, şeriat hükümlerine göre değiştiriyorlar...

Ama medyada türban fiyongu var.

Türkiye AB’den yüzlerce yıl uzaklaşıyor... Çağdaşlık rüyaları bitiyor... Herkes biliyor ki bu güzel ülke şimdi şimdi "dinci devlet" formatına oturtuluyor...

Ama medya fiyongun yeri...

Sanki ılımlı İslam’a dönüştürülen başka bir vatanmış gibi... Sanki dincilerin kendilerine benzettikleri başka bir ülkeymiş gibi...

Medya sinmiş...

Ve susmuş...

Bir büyük günahı örtmek için de ne yapsın "fiyongun yeri" üzerinde duruyor.

Ne yapacaksınız?..

Ne?..
Yazarın Tüm Yazıları