Kevin Costner çok tatlıydı
Dilan Çiçek Deniz geçtiğimiz hafta Cannes Film Festivali’nde Kevin Costner’ın son filmi “Horizon: An American Saga” galasına katılımıyla manşetlerdeydi. Ünlü oyuncu filmin Los Angeles galası için Kevin Costner’dan davet aldı. Cannes’a marka iş birliğiyle değil de galaya davet edilerek gitmek ve Kevin Costner gibi bir aktörle söyleşi yapma fırsatına sahip olmak hiç kolay bir iş değil. Genç oyuncularımızın dünya yıldızlarıyla saygın organizasyonlarda bir araya gelmesi Türk film endüstrisini ve hikâyelerimizin çeşitliliğini anlatması, sinema sayesinde kültürler arasında köprü kurması oldukça önemli. Dilan Çiçek Deniz’le Cannes’daki deneyimini, Hollywood efsanesi Kevin Costner’la tanışmasını ve kırmızı halı eleştirilerini konuştuk.
◊ Dilan nasıl geçti Cannes?
- Bu sene dördüncü gidişim. Her gittiğimde başka bir deneyim. Ama bu sefer bambaşka bir deneyim yaşadım. Çünkü bir film davetlisi olarak geldim: “Horizon: An American Saga”nın. Çok gururluyum, çok mutluyum.
◊ Cannes’da kırmızı halıda yürüyen genç oyuncularımıza karşı sert eleştiriler yapıldı. Genç oyuncularımızın yabancı etkinliklerde bulunmasının sadece kırmızı halıda yürümeleri ya da giydikleri olarak algılanmaması gerektiğini çok iyi biliyorum lakin senin bu konudaki yorumunu çok merak ediyorum.
- Kesinlikle. Herkes sadece kırmızı halıyı gördüğü için Cannes’a gelişimizi sadece oradan ibaret zannediyor. Ama kırmızı halı sadece bir parçası ve buraya gelip o halıya çıkmanın arkasında çok büyük bir zaman, emek ve iletişim var.
Buradayken herkesle iletişim kurman gerekiyor. Hem kendimizi tanıtıyoruz hem de ülkemizi tanıtıyoruz. Benim için de şanslı geçti Cannes. Yapımcılarla tanıştım, onlara bizi anlattım. Bizim sektörümüzü anlattım. Çünkü bilmeyenler vardı. Ve biliyorsun Cannes’da hep İngilizce konuşuluyor.
ACIMASIZ VE YIKICI ELEŞTİRİLER
ÇOK GEREKSİZ
◊ Evet bu arada İngilizcen çok iyi ben de şahit oldum.
- Evet, teşekkür ederim. Ama dil bilmeyen meslektaşlarım da var. Ve bu suç değil. Onlarda bir şekilde iletişim kuruyor ya da başka katkısı oluyor. O yüzden acımasız ve yıkıcı eleştiriler çok gereksiz. Özellikle gençlerin üzerine çok gereksiz gelindiğini düşünüyorum. Keşke köstek olmak yerine herkes birbirine destek olsa... Birbirimize destek olmamız lazım. Çünkü birimiz yükseldikçe diğerlerimizin önü açılacak.
NORMALDE ÇOK ZAMANIMIZ YOKTU
AMA BİZİM KONUŞMAMIZ ÇOK UZADI
◊ Hollywood’un efsane ismi Kevin Costner’la bir araya geldiniz ve sohbet ettiniz. Nasıl geçti, biraz sohbetinizden bahseder misin?
- Normalde çok zamanımız yoktu. Ama Kevin Costner çok tatlıydı. Ve bizim konuşmamız epey uzadı. Söyleşimiz çok çok güzel geçti.
◊ Peki nasıl geldi bu davet?
- Kevin Costner, ekibi, avukatı, ajansı, yapımcıların dahil olduğu bir süreçti. Filmin dağıtımcısı Pinema Film ve Pamir Demirtaş’ın üzerinde çalıştı ve başvuruları yaptı. Amerika’da tüm ekibin onayından geçen bir süreç oldu. Benim bir CV’im yollandı.
Öyle kabul edilip geldim. Beni seçmelerine çok mutlu oldum. Gerçekten çok özel ve önemli bir şeydi.
En büyük hayalim
Los Angeles’a gitmek
◊ Hollywood’dan da bir davet geldi, onu da anlatır mısın?
- Aynen. Sohbet sonrasında oradaki prömiyere bizzat Kevin Costner’ın kendisinden davet geldi. Bu da çok çok özel bir duygu. Umarım gideceğiz.
◊ Artık Türkiye’de çok güzel de yerlere geldin. Tiyatro yapıyorsun, yeni projelerin var. Bundan sonra hayallerinde Hollywood var mı?
- 8-9 sene önce Los Angeles’ta American Academy of Dramatic Arts’ta eğitim aldım. Tabii Türkiye’de çok yoğun çalıştığım için bir türlü Los Angeles’a dönemedim.
Sonunda birkaç ay önce gelme şansım oldu. Oradayken bir menajerlik anlaşması yaptım. En büyük hayalim Los Angeles’a gitmek tabii ki. Hem kendim hem kariyerim hem de ruhum için şahane olur.
