Paylaş
Yıllardır kurduğum bir hayaldir. Venedik, Cannes, Taormina Festivalleri gibi sanat tatille birleşsin.
Los Angeles, Londra, Berlin, Paris’ten oyuncular, yönetmenler, stüdyo patronları, modeller Bodrum’a gelsin.
En şaşaalı kırmızı halı törenlerini yapalım.
Dünyanın en güzel yemeklerini yesinler. Muhteşem otellerimizde kalsınlar.
Masmavi denizde tekneyle açılsınlar.
Tüm dünya, festivali takip etsin.
Cennet Bodrum, dünyanın kültür ve tatil merkezlerinden biri haline gelsin. Röportaj yaptığım dünyaca ünlü yıldızlar “Bu sene Cannes ya da Venedik Film Festivali’nde 15’inci ve 20’nci yılım” dedikleri gibi “Bodrum Festivali’ndeki 15’inci yılım. Seneye yeniden katılmak için sabırsızlanıyorum” desinler.
Olur mu bir gün, bilmem...
Ama olursa Bodrum’a çok yakışır.
Lüks ve samimiyet
Geçen hafta Asarlık mevkiindeki Caresse Otel’e gittim.
Geçtiğimiz aralık ayında, pandemi öncesi son tatilim Hawaii’deydi.
Hawaii’deki deneyimimi ülkemizle karşılaştırınca hizmet sektöründe ne kadar iyi olduğumuza bir kere daha tanık oldum.
Yabancı turist az, Yunanistan’a sınırlar kapalı, kültürel etkinlikler iptal, covid etkisi devam ediyor ve turizm çalışanlarının üzerinde ekstra sorumluluklar var. Her şeye rağmen Caresse’nin içinde yer alan dünyaca ünlü Buddha-Bar Beach, samimi deneyimler ve gurme yemekleriyle Bodrum’un en hit mekanları arasında kalmaya devam ediyor.
Caresse’nin tavrı
Geçen pazar İskender Paydaş ve ekibi canlı performansla Buddha Beach Bar’daydı.
Önce sağlık tedbirlerinden bahsetmeyeceğim.
Tedbirler iyi, yeni normal uygulamaları yerindeydi.
Benim dikkatimi çeken ise otelin sahibi Volkan Büyükhanlı’nın tavrı oldu.
Türkiye tatillerimde en sevmediğim şey yüksek profilli yerli turistlerin tavırlarıdır.
Sahip oldukları etiket; deniz, kum ve güneşin rahatlatıcı enerjisine rağmen ön plandadır.
Volkan Bey, Caresse’de bu hissi kırmış.
Ortam, eğlence, müzik inanılmaz keyif vericiydi. Herkes eğleniyordu.
Kendisi de ailesiyle şarkı söyledi ve Türkiye Basketbol Federasyonu Başkanı Hidayet Türkoğlu’nu sahneye davet etti.
Hepimiz covid krizinin tam ortasında olduğumuzu birkaç saat olsa da unuttuk.
Pandemi ortasında da olsak, tatilde olumlu deneyimler yaşamak ve mutlu olmak... Olması gereken de bu.
Minik bir not: Dijital paylaşımların etkisi üzerine... Beni sosyal medyada takip edenlerin birçoğu Amerika merkezli.
Sinemanın yanı sıra 20 yıldır da NBA’yle de iç içeyim.
NBA’in Avrupa direktörü Tom Marchesi ve spor fotoğrafçılığının efsane ismi, herkesin yer almayı hayal ettiği Şöhretler Salonu (Hall Of Fame) üyesi dostum Andrew Bernstein’in sosyal medyada güzel Caresse Bodrum yorumları oldu.
Ülkemizde böyle tesisler olmadığını düşünen bir kesim maalesef hâlâ var.
Bir memleket sevdalısı olarak ülkemin tanıtımı için yıllardır yurt dışında mücadele veriyorum.
Bilen bilir yapımcılarla, stüdyo patronlarıyla ülkem hakkındaki ön yargıları çok tartışmışımdır.
Bunlar ayrı konular, belki günün birinde bir kitapta toplayıp anılarımı anlatırım.
Maça Kızı trendi
Her şeyin modası olduğu gibi seyahatin de modası ve trendleri var.
Bu trendleri covid etkisiyle yeniden yapılandırmak hiç kolay olmasa da Maça Kızı deneyimli ekibiyle kriz döneminde de Bodrum’un göz bebeği...
Zamansız bir yer.
Açıldığından beri moda, açıldığından beri trend.
Yabancı ünlülerin de tercihi...
Amerika’da yaşayan Türklerin ve birçok Amerikalı dostumun Bodrum’daki favori tatil destinasyonu...
Neden?
Çünkü sezonluk çalışanlar yerine 12 ay kemik ekibini tutuyor.
Sezon dışında da servis elemanlarının maaşlarını ödüyor ve kadrosunda tutuyor. Büyük bir fedakarlık...
Keza yönetim kadrosu şef Aret Sahakyan 20 yıldır, otel müdürü Ayşegül Hanım 12 yıldır, Maça Kızı ile özdeşleşmiş İbrahim Bey 30 yıldır orada çalışıyor.
Uzun soluklu yönetim, aynı takımla çalışmak turizm sektöründe nadir rastlanan bir şeydir.
Maça Kızı bunu başarıyor ve sonuçları bariz bir şekilde ortada.
Süreklilik, değişmeyen yüksek standartlar, en iyinin iyisi hizmet ve asla hayal kırıklığına uğratmayan deneyimler...
Paylaş