Yemek masasının etrafında kadınlı erkekli 10-12 kişi oturuyor. Uzaktan ne konuştukları duyulmuyor ama bir şeyler anlatıp sürekli kahkaha atıyorlar. Belli ki çok eğleniyorlar, belli ki çok komik bir şey var ortada.
Ferzan Özpetek filmlerinden bir sahne değil tarif ettiğim. Bizim 15 yıllık okul tayfasının aylık olağan toplantısı. Kahkahalarla güldüğümüz de kendi halimiz.
Son birkaç yılda bizim ekibin gündemi tamamen değişti. İlk kez 5 yıl önce çocuklardan konuşmaya başladık. Hastalıklarından, ilk kelimelerinden, ilk adımlarından, etraftan kaptıkları ayıp kelimelerden... Sonra bir türlü verilemeyen kilolara geldi sıra. Derken ilk defa geçen kış, yüksek kolesterol, tansiyon ve uyku apnesi çıktı ortaya. O gün şöyle arkama yaslanıp masaya baktım. Okuldayken saçlarından ötürü lakabı "kıvırcık" olan bir arkadaşımın çoktan kelleştiğini o an fark ettim.
İşte kahkahalarla gülmemizin sebebi bu. Habeş ordusu gibiyiz çünkü. Hepimizde bir sakatlık veya hastalık var. Ben de merdiven çıkamıyorum mesela, birkaç ay önce dizlerimde sorun çıktı. Başımıza gelenleri anlatıp anlatıp gülüyoruz, ağlayacak değiliz ya.
En son, grubun yüksek kolesterol ve tansiyondan ötürü marketten light alışveriş yapmak zorunda kalan erkeklerine güldük. Meğer light market alışverişi delikanlı adamı fena bozuyormuş!
Kadınların renklerle ilgili sıkıntısı olmadığından bugüne kadar hiç fark etmemiştim, ama markette satılan tüm diyet ve light ürünlerin ambalajı pembe. Ve hiçbir erkek, kasanın önüne içi pembeye kesmiş bir alışveriş sepetiyle gitmek istemiyor.
Bu son derece testosteron yüklü sorundan haberdar olunca kalkıp markete gittim. Hayretle fark ettim ki, hakikaten tüm light ürünler pembe. Ton balığı, yoğurt, ayran, puding, zeytin, kestane şekeri, bilumum peynir çeşitleri, süt, mayonez, çerez, grisini, hepsi pembe. Birkaç yeşil ve mavi var ama onlar da bebek mavisi ve su yeşili.
Bir erkek kahvaltı için mısır gevreği almaya kalksa, üzerinde maymun, horoz veya tavşan bulunan ambalajlardan birini, ya da pembe renkli paketi seçmek zorunda.
Halbuki yapsalar şöyle lacileri çekmiş bir light yoğurt, sıkıntı kalmayacak. Ya da ne bileyim ağırbaşlı bir kahve, resmi bir siyah fena olmaz.
Buradan light gıda üreticilerine sesleniyorum. Lütfen cinsiyet ayrımcılığı yapmayınız. Artık sadece kadınlar diyet yapmıyor. Yağsız süt içmek, kalorisi azaltılmış mayonez yemek erkeklerin de hakkı. Siz bu ambalajları pembe yapmaktan vazgeçene kadar daha kaç erkek kasa önlerinde ter dökecek, sepetteki kutular gibi pembeye kesecek? Hayır, onlar markete gitmemek için direndikçe olan bize oluyor. Onların alışverişini de biz yapmak zorunda kalıyoruz.