Annemlerdeyim, sabahın köründe kapı çaldı. Açtık, yan komşumuz Nurcan Hanım Teyze. Daha gözünün çapakları duruyor, yüzünde yastığın izi, sırtında bir sabahlık. "Hadi gidiyor muyuz?" diyor.
Sanırsın dün geceden anlaşıp sabah erkenden yangın çıkarmışlar. Kostüm evi acil boşaltıyoruz kostümü, ama belli ki önceden plan yapılmış. Annem, "15 dakika sonra kapıda buluşalım" deyip kapattı kapıyı. Telaş içinde hazırlanmaya başladı. Saatlerin ayarlandığını görünce bir operasyon düzenlenmekte olduğunu anladım.
- N’oluyo?
- Hiç, Capitol’e kadar gidip geleceğiz.
- Niye, alışveriş merkezinden kırmızı telefon mu geldi? Son 6 ayın satış grafiklerini gözden mi geçireceksiniz? Daha açılmasına yarım saat var.
- Olsun, biz gidene kadar açılma saati gelir.
- Yahu, kapıdan giren ilk müşteriye altın plaket mi veriyorlar, niye acele ediyorsunuz?
- Bugün ayın son günü ondan.
- Ha, nasıl olsa yarın maaş yatacak, cepte kalan son parayı yiyip bitirelim dediniz.
- Yok yok, Boyner’in kelebek günü. Yüzde 50 indirim var. Erkenden gidelim, ana baba günü olur yoksa.
Takıldım peşlerine, ben de gittim. 10.30 civarı girdik kapıdan içeri. Çoktan ana baba günü olmuş. Behzat-Süheyl Uygur kardeşlerin Şahane Cumartesi atraksiyonlarını aratmayacak sahneler yaşanıyor. Askıdan bedenine uygun gömleği, aynı yöne aynı anda seğirten 20 kadından önce kapacaksın. Kaptığın diğer giysilerle birlikte, soyunma kabini sırasına gireceksin. Hepsi üzerine olduysa ne álá, doğru kasaya. Yok olmadıysa, aynı süreçten bir daha geçeceksin.
Anlayacağınız üzere, bu dediğim geçen ayın son günü oluyor. Yani yaz indirimi devam ediyor. Her şey zaten indirimde. Bir de kelebekli ürünlere ek bir yüzde 50 indirim yapmışlar. 15 liraya pantolon, 20’ye elbise, 25’e yatak örtüsü satılıyor. Gerçekten sabahın köründe kalkmaya değecek fiyatlar.
Her şey o kadar hızlı olup bitiyor ki, raflar kısa sürede boşalıyor. Saat 13.30 civarında, hálá askıda işe yarar bir şeyler bulmaya çalışan kadına arkadaşı "Tamam artık, bu saatten sonra bir şey bulamazsın, gidelim" dedi. Ortalık hakikaten birdenbire sakinleşti. Geride içine girmeye çalışırken yırtılan 36 beden etekler, bluzlar kaldı.
Boyner bu uygulamayı 2004 kasımından beri yapıyor. Amaç daha az satılan veya elde kalan ürün stoklarını eritmek. Hakikaten de aynı ayakkabının laciverti indirimde, siyahı değil mesela. Kelebekli ürünlerde indirim yapılan günler, indirim olmayan günlere göre satışlarda yüzde 40, müşteri sayısında yüzde 30 artış oluyormuş.
Tavsiye ederim, siz de bi ara gidip bakın.
Ben ekimde ay sonu değil, ay başı indirimini takip etmeyi planlıyorum. Vakko da her ayın birinde indirim yapıyor. Onu da artık önümüzdeki hafta yazarım.