Küresel ısınma insanlığın sonunu getirmeden evvel hapla beslendiğimiz günleri göreceğiz galiba. Gerçi şu anda da kısmen hapla besleniyoruz, ama ana öğün olarak açık büfeden tabağımıza farklı renklerde haplar koymaya başlamadık.
Kanımca hap formatına geçmeden evvelki son basamakta bulunmaktayız: Kettle (su ısıtıcısı) safhası.
Dün akşam üç çeşit yemek hazırlamam 15 dakika sürdü. Sofra kurmak dahil, öyle söyleyeyim. Bir kettle sahibi olduktan sonra yemek çeşidi mesele değil.
Mönüde Romana soslu makarna, yeşil salata ve kremalı mantar çorbası vardı.
Ay başında markete (İstanbul’da oturanlara Nişantaşı, Cihangir, Avrupa yakası Boğaz hattı ve Etiler bölgesi marketleri çeşit bakımından tavsiye edilir) gidiliyor. Kaynar su dökülünce veya bizzat kaynatılınca yemek haline gelen ne kadar ambalaj varsa sepete atılıyor.
Bunların hepsi uzun ömürlü şeyler olduğundan buzdolabında büyük ölçekli rahatlama sağlanıyor, hatta sadece içecek konuluyor.
Acıktıkça kettle’ın düğmesine basıyorsunuz, o kadar!
Az daha ikinci önemli cihazın adını anmayı unutuyordum, mutfak kronometresi (bu terim üzerine 5 kişi kafa patlattık, TDK sözlüğüne baktık, gerçekten adı bu mu emin değilim. Yemeğin pişme süresini ayarlamak için kurulan zamazingoyu kastetmekteyim). Çünkü her şey an meselesi.
Dün akşam 2.5 su bardağı suyu kettle’da 1 dakikada kaynattıktan sonra tencereye döktüm, içine Romana soslu makarna ambalajını boca ettim. Kronometreyi 8 dakikaya kurdum. Ocağın yan gözüne başka bir tencere koydum. İçine sadece ısıtılması gereken, hazır halde satılan kremalı martar çorbasını döktüm.
Bu arada hazır yıkanmış ve doğranmış olarak satın aldığım yeşilliği dolaptan çıkardım. Bir kaseye zeytinyağı koydum, içine hazır salata sosu tozunu ekledim ve karıştırdım. Karışımı yıkanmış ve doğranmış yeşilliğin üzerinde gezdirdim. Böylece fesleğen soslu yeşil salatam 2 dakikada hazır oldu.
Kronometreye baktım, hala 3 dakikam var. Ben de sofrayı kurayım dedim.
O sırada kronometre çaldı, baktım soslu makarnam hazır. Mantar çorbası da kaynamaya başlamış, ateşten indirmek lazım.
Evde makarna kalmadığında hazır erişteyi kettle’lıyorum. Üç çeşidi var; mantarlı, acılı ve tavuklu. Kaynamış suyu döktükten 1 dakika sonra hazır hale geliyor. Tabak da kirletmiyorsunuz, kendi kasesinin içinde satılıyor. Üstelik kalan suyu da çorba niyetine içebiliyorsunuz.
Fakat korkmaktayım, bunları yiye yiye yakında bende bir takım reaksiyonlar meydana gelecek diye. Ambalajlara bakarsanız içlerinde koruyucu katkı maddesi, yapay tatlandırıcı filan yok, ama 15 dakikada da üç çeşit yemek yapılır mı canım?
Otomatik fiyat karşılaştırıcısı
Online alışveriş yapanlara müjde. Otomatik fiyat karşılaştırıcısı çıktı. Artık satın alacağınız ürün en ucuz hangi sitede satılıyor diye monitöre baka baka gözlerinizi bozmayacaksınız.
Tabii bu yeni hizmetin gerçek adı otomatik fiyat karşılaştırıcısı değil, onu ben uydurdum. Resmi adı www.fiyatara.com. Mynet’in bir hizmeti. Elektronikten sağlığa kadar 12 farklı kategoride, 10 binden fazla ürünün en uygun fiyata satıldığı e-ticaret sitesini buluyormuş.