Paylaş
Yüzme... En zor sporlardan biridir... En az iki saat süren antrenmanda, iki duvar arasında, suyun kuvvetine karşı mücadele eder, gidip gelirsiniz... Sıkıcı ve yorucudur. Yüksek performansa dayalı, acı çektiren bir spordur. Uzun yıllar sürdürmek her babayiğidin harcı değildir. Soğuk kış günlerinde, sabahın erken saatlerinde yataktan çıkıp suya atlamak, durmadan yüksek tempoyla antrenman yapmak... Yaz sıcağında, güneşin altında tempo tutturmak dayanılmaz gelir.
Nereden mi biliyorum
Hele bizim gibi ülkelerde, okul koşturmasıyla birlikte yürütmek imkansız gibidir. Ya yarış anı? Anlamanız için bir kez yakından müsabaka izlemeniz yeterlidir. Ne izleyen için, ne yüzen için, ne antrenör için katlanılır stres değildir. Bir de üstüne üstlük cebinizi yakar. Nereden mi bu kadar yakın biliyorum? Kızım, 12 yıldır o iki duvar arasında gidip geliyor da ondan. Yüzücülerin, ailelerin ne zor şartlarda bu sporu sürdürmeye çalıştığını birebir yaşıyorum. Kaç kez o havuzun kapısından “Bitti” artık diye döndüğümüzü, herkes tatildeyken yaz sıcağında antrenman işkencesini, okuldan “Bırakın” baskılarını... Bundan ötürü de de hiç sayısı artmaz yüzücülerin. 18 üstü hala yüzen tek tük kişi kalır. Onun başarısını duyduğumda tam da bu yüzden şaşkınlığımı gizleyemedim.
30 yıl sonra rekorlarla
Yasemin Savtekin Çevirgener, 30 yıl önce “Havuzların Külkedisi-Sindrella” diye yazdırdı adını kulvarlara. Kırdığı rekorlar yıllarca yenilenemedi, bayanlarda Türkiye’nin ilk Balkan Şampiyonu’ydu. Ancak o da sonra bu tempoyu bırakmak zorunda kaldı. Üniversite, evlilik, çocuklar... Yine de ondaki yüzme aşkı hiç bitmedi. Bir dönem kızı Beril’i destekledi. Şimdi ise yıllar sonra havuza döndü. Hem de fırtına gibi. 30 yıl sonra yeniden rekorlar kırarak. “Havuzun Külkedisi” Yasemin Savtekin Çevirgener’i bir akşam vakti antrenmanını izledikten sonra, havuzun kıyısında dinlerken, “bu azmine hayran kalmamak mümkün değil” diye düşündüm...
Sudan korkuyordum
“Babam Türkiye dereceli güreşçiydi. İzmir’de Akdeniz Oyunları’nın yapılacağı dönemdi. Tesislerin kuruluşu, Atatürk Havuzu’nun yapılması yüzmenin başlangıcı oldu. Ben sudan çok korkuyordum. Uzaktan bile denizi gördüğüm anda ağlamaya başlardım. Bu korkuyu yenmem için babam beni yüzmeye verdi. 1978 - 1983 arası yarışmacı olarak yüzdüm. İlk kulübüm İzmir Yüzme İhtisas’tı. Sonra Altay’a geçtim. Ben transfer olduktan sonra kulübe Bulgar antrenör geldi. O bizim büyük şansımız oldu. Daha ilk çalıştığımız sene 100 metre kurbağalamada 11-13 yaş Türkiye rekorunu kırdım. 1981’de her şampiyonada rekorlar üst üste geldi.”
İlk Balkan şampiyonu
“Balkan Şampiyonası 1981’de İzmir’de yapıldı. Aldığım şampiyonlukla Türkiye’de yüzme tarihine geçtim. Türkiye’nin ilk Balkan şampiyonluğuydu. Arkasından Balkan Gençler’e gittik. Orada da ilk madalyayı ben getirdim. 100-200 metre kurbağalama Türkiye rekorlarını 7 sene elimde tuttum. 1983-84’te üniversite hazırlık başladı. Yüzmeyi bıraktım. Çok bıkkınlık vardı. Uzun süre hiç yüzmedim. Spor yapıyordum ama fit olmak adına. O zaman Karşıyaka’ya yeni açılan Sports International’da kendi kendime haftanın üç dört günü çalışmaya başladım.”
Hedefim Avrupa
“Üç sene önce master yarışları başlayınca beni buldular. Geçmiş dönemde İzmir’in Türkiye rekortmeni, en başarılı yüzücüleri KSK Master çatısı altında toplanmaya başladık. Eski antrenörlerimizi bulduk. Ankara’da son katıldığımız yarışlarda 5 Türkiye rekoru kırdım. 45-49 yaş kategorisinde yüzüyorum. Avrupa barajını aştım. Hedefim 2013’te Eindhoven Avrupa Şampiyonası’na gitmek. Balkan madalyalarına Avrupa da eklemek istiyorum. Yüzebildiğim kadar devam ettirmeyi düşünüyorum. Bu arada kızım Beril de 7 yaşından 12 yaşına kadar yüzdü. Şimdi üniversite takımında, 25 yaşını bekliyor. Hedefi 5 sene sonra benimle masterler yarışında yüzmek.”
Havuz projemiz
“Takımda 35 kişiyiz. Son yarışlarda 122 madalya aldık, 22 Türkiye rekoru kırdık. KSK yüzmeyi masterle biz başlatmış olduk. Çiğli’de atıl durumdaki havuzun üstünü kapatarak, ısıtma sistemi getirerek faal duruma getirmek istiyoruz. Havuz projemiz çok önemli ve çok yaklaştık. Yönetimin de desteği var. Kendimiz yapacağımız gibi altyapıdan çocuk yetiştirmeyi de hedefliyoruz.”
Paylaş