Paylaş
GEÇTİĞİMİZ cumartesi, Babadağ’ın zirvesinden yaptığım “yamaç paraşütü” macerasını yazmıştım. Evet, müthiş bir deneyimdi. Evet, yukarıdan kuş bakışı baktığında, Fethiye ve Ölüdeniz hala bir cennet!
Ama ya yerde olup bitenler?
Şimdi size bayramın bu ilk gününde tatsız bir durumdan söz edeceğim... Türkiye’nin önde gelen doğal cennetlerinden biri Ölüdeniz. Ancak, 25 yıl önce yapılan ve bugün hiç bir şekilde yetmeyen altyapıdan dolayı kirleniyor ve plajlar ticari işletmecilerin kurbanı oluyor. Örneğin bundan 25 yıl önce bugünkü nüfusun ¼ oranına göre yapılmış olan foseptik bile, artık yetmiyor.
Ya da başka bir örnek: Fethiye’nin Ölüdeniz mahallesinde yerel seçimler öncesinde Muğla El Sanatları (MELSA) şirketi tarafından işletilen ve akabinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıkları Koruma Genel Müdürlüğü tarafından 28 Mayıs 2014’te imzalanan protokolle MUÇEV Ltd. Şti’ne devredilen Kumburnu ve Belcekız halk plajları, sessiz sedasız özel bir şirkete ihaleye verilince Fethiye Belediyesi önderliğinde Sivil Toplum Kurumları ve bölge turizmcileri isyan bayrağı açıyor.
İşte bu gibi nedenlerle, bu günlerde Ölüdeniz’i kurtarmak için bir imza kampanyası başlatıldı.
Çevreci turizmcilerden, Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi iş kadını Zeynep Günsenin Günel, Fethiye’deki tehlikeye dikkat çekmek için change.org’ta bir imza kampanyası başlattı.
Günel diyor ki; “Mavi Lagun yosunlanıyor, Belcekız kumsalında, günlük gezi teknelerinin pis suları maviliği kirletiyor ve kokutuyor, Fethiye’nin plajları talan ediliyor, halkımız plajlara bütçesi yetmediği için giremiyor, çöplerden plajda yürünemiyor, Alt yapı 25 sene önceye göre yapıldığı için, o güne oranla 3 misline çıkmış pislikle başedemiyor. Babadağ’dan uçan paraşütçüler inecek alan bulamıyor. Fethiye ve Ölüdeniz’in güzelliğinin farkında olan ve kıymetini bilen herkesten bu kampanyaya destek bekliyorum.”
Muğla Valiliği, MÜÇEV, MELSA, Fethiye Belediyesi ve Kaymakamlığa verilmek üzere, “Ölüdeniz ölmesin” kampanyasına siz de destek olabilir ve sosyal ağlarda paylaşarak ya da arkadaşlarınıza duyurarak daha çok imza toplanmasını sağlayabilirsiniz.
İmza kampanyasına katılmak istiyorsanız; bu yazı Hürriyet Sosyal üzerinden okuyorsanız bu linki; Hürriyet EGE’den okuyorsanız change.org sitesine girerek “Ölüdeniz Ölmesin” başlıklı konuyu bulup imzalamanız yeterli!
Fethiye’de güzel şeyler de oluyor: MONEBA Green Hotel
Fethiye Ovacık’ta, Babadağ’ın hemen önüne kurulmuş keyifli bir otelle tanıştım bu yaz: MONEBA. 1’i Jamaika asıllı İngiliz (Monica) diğerleri Türk (Necla ve Barış) toplam 3 girişimcinin ortaklığında kurulan bir yeşil otel MONEBA ve isim de ortakların iki harflerinden oluşuyor. Aslında MONEBA, 5 yıl önce yapılan ve işletilemeyen 36 odalı bir otelin devralınmasıyla doğmuş. Ama demişler ki, biz de aynı sisteme devam etmeyelim. Kendi elektriğini, suyunu, yiyeceğini üreten yeşil bir otel yaratalım. Önce odaları ve oteli restore edip bahçeyi yemyeşil bir vaha haline getirmişler. Dağdan gelen suyu biriktirip havuza ve odalara vererek başlamışlar işe. Bunu yağmur suları ve pis suyu biyolojik olarak arıttıkları minik tesis izlemiş. Ben oteldeyken komposit tanklar yapılıyordu arıtmayı daha da etkin hale getirmek ve oteli tamamen kendi suyunu üreten bir işletme haline getirmek için. Bunun dışında en önemli sırrı ise tarım bahçesi... Hormonsuz domates, biber, kavun tatmayalı epey olmuş... Yolunuz Fethiye tarafına düşerse, lounge’ından da gün boyu nefis müzikler yükselen MONEBA’da konaklamanızı şiddetle öneririm. Odalar aile süiti şeklinde tasarlanmış. Ağustos ayı boyunca, 3 ila 4 kişinin konaklayabildiği süitlerin gecelik fiyatı kahvaltı dahil 200 TL’den başlıyor. www.moneba.com
Paylaş