Paylaş
HÜLYA Koçyiğit ile Ediz Hun tam öpüşeceklerken, Nubar Terziyan bütün tontonluğu ile çıkıverir aradan... “Durun siz kardeşsiniz!” Histerik siyah beyaz ev kızlarının, gözü yaşlı, elinde mendil, hezeyan içinde bekledikleri an; yerle bir olur işte bu tek bir cümleyle.
60, 70’ler, hatta 80’ler biteli çok oldu.
Tamam öpüşecek halimiz yok. Ama en nihayetinde aynı coğrafyanın, fazla sabırsız, hadi tamam tahammülsüz çocuklarıyız. Aynı Türk filmleri ile büyüyen.
80’lerde cücük kadar bir yer mantarı olarak soruyorum; bugün kaç başı örtülü kardeşim var Voltran seyretmeden büyüyen. Yıl 1985. Türkiye’de başka kanal mı var? Voltran’ın dine mahsur bir durumu mu var?
Hayır diyorum ki, bazen, acaba heyecan kaybolmasın diye mi kimse çıkıp bunu söylemiyor bir haftadır? “Durun siz kardeşsiniz. Voltran’ı oluşturamazsınız. O nedenle, şimdi bölünün.”
Bu mudur gelip geleceğimiz son nokta; görüp göreceğimiz YILDIZ TÜRKİYE senaryosu bu mudur?
Bir haftadır gördüğümüz kabusun adı yok.
Gündüz çalışıp gece meydanlara koşuyoruz bayraklarımızla.
Tencere tava çalmaktan yorgun vatandaş, vantilatöre kaşık bağlayıp altına tencere koyup “direnmatik” yapıyor süper zeka naifliğiyle. Gözlerim doluyor.
Bir başkası yola sprey boyayla MERAK ETME ANNE, EN ARKADAYIZ yazıyor.
Misilleme gecikmiyor bir başka yaratıcı zekadan:
“Merak etme anne önden gitmiyorum, hep beraber yürüyoruz.”
Bir diğeri twitterına, “Üst komşu Mustafa Amca eylemcilere, ‘bu çocukları kandırıyorlar’ dedi. Ki, kendisi Bulgaristan’dan arayan kadının hesabına 1500 $ yatırmıştı” yazıyor. Bu sefer de gözümden yaş geliyor gülmekten. “Kız olursa Rennie, erkek olursa Talcid” yazıyor bir başka duvarda.
Buna ne demeli:
“Yüzde 50’yi serbest bırak, geri dönerse senindir. Dönmezse direnişe katılmıştır.”
90 doğumlu bu çocuklar. Yeni Türkiye, yeni jargon bu veletler. Hatta o kadar küçük ki bazıları; anneler, teyzeler börek dolma yapıp elleriyle besliyor Gezi Parkı’nda bu çocukları. Bunlar mı bölücü?
Oturup direniş, darbe afişi yapmıyor. Çünkü bilmiyor. İstemiyor. Yeni çağın fenomen oyunu angry birds (öfkeli kuşlar)’ın baş karakterine gaz maskesi geçirip illüstrasyon yapıyor tabletinde.
Bir diğeri, 100 yıllık Ören Bayan markasını eviriyor çeviriyor, bir gaz maskesi takıp Diren Bayan yapıyor anında. Bunlar mı çapulcu?
O kadar az vakit var ki, dillerini öğrenmek için.
Kuşağın ucundan tuttuk, tuttuk. Tutamadık... 3 kuşak geriden gelmen kaçınılmaz.
Sağduyulu biri söylemeli artık bunu.
Nubar Terziyan, Hulis Kentmen yok artık içimizde biliyoruz. Anladık, öğrendik tamam. Ama eli vicdanında, kalbi sağduyuda bir çift kelimeye ihtiyacımız var:
DURUN SİZ KARDEŞSİNİZ!
Paylaş