Paylaş
Bozcaada’dan İzmir’e dönerken, benim için bir hayli uzun olan yolu ikiye bölmekte fayda var. Bu durumda da önünüze iki seçenek çıkıyor. Burhaniye ya da Ayvalık. Giderken Burhaniye’de bir gece konakladığım için dönüşte bu hakkımı Ayvalık ve Cunda’dan yana kullanıyorum.
Bugün ve yarın Ayvalık ile terennüm ederken, salı sabahı ise Cunda notları ile uyanacaksınız. Çünkü Ayvalık bir başka gelir kurulur gönlün başköşesine. Her şeyden önce, yüzyıllardır ayakta kalmayı başarmış bir liman şehridir. Bakmayın siz şimdilerde ilçe olduğuna.
Paşa fermanı
Osmanlı kaynaklarında Ayvalık adına ilk kez 1772’de yayınlanan bir fermanla rastlanır. Bu fermanın, 1770’de Çeşme önlerinde Rus donanmasıyla yapılan savaştan dönerken Ayvalık’a uğrayan, daha sonra sadrazam olan Cezayirli Hasan Paşa’nın çıkardığı düşünülmektedir. Çünkü yaralı olan Hasan Paşa’yı dönemin Ayvalık Papazı İkonomou’nun iyileştirmiştir. Paşa ayrılırken ondan hiç bir şey talep etmeyen Papaz’ın, günü gelince kentin özerkliğini istemesiyle (kendim için bir şey istiyorsam namerdim) Ayvalık, Osmanlı’dan tarihin ilk özerkliğini kapar. Böylece, vergilerden muafiyet ve ticari ayrıcalıklarla Ayvalık dönemin en gelişmiş ticaret limanlarından biri haline gelir.
Daracık sokakları kesen zarif cumbalı evler, kilise çanıyla yan yana duran cami minaresi demek benim için Ayvalık. Zeytinyağı. Ve bolca rüzgar. Serin deniz. Kumlu parmak arası terlik. Osmanlı’dan özerklik hakkı kazanan tek liman kenti. Bu nedenle çok köklü bir tarihe ve birbirinden güzel kiliseler camilere sahip. Geçtiğimiz yazdan bu yana, Ayvalık’ta ardı ardına açılan otel, pansiyon ve iştah kabartan kafeler, benim de radarıma takıldı.
Butik yemek
SIZMAHAN
Atatürk Bulvarı’ndaki bir otoparka park edip arabamı, başlıyorum yürümeye, elimde notlarım. Bu arada Atatürk Bulvarı’ndaki trafik, İstanbul’dan hallice. İlk durağım, zeytinyağlıları ile ünlü Sızmahan. Denizin kıyısında, Atatürk Bulvarı’nın bir paralelinde. Otel denize sıfır. 1908’de Osmanlı döneminde zeytinyağı fabrikası olarak hizmete açılmış ve 100 yıl sonra Turizm Bakanlığı, TOKİ ve Anıtlar Kurulu denetiminde restorasyonu yapılarak hizmete sunulmuş. Ayvalık merkeze yürüyerek bir dakika mesafede. Bulunduğu sokak dokusu tamamen tarihi, en yeni yapı 95 yıllık. Zeytinyağlıları ve deniz mahsüllü mönüsü bahsedildiği kadar var. Otelde konaklamadığım için bir şey söylemk istemem ama dünyanın her yerinden ziyaretçi geliyor. Sızmahan’ın restoranı, dışarıya açık yani burada yemek için otelde konaklamanız gerekmiyor. www.butiksızmahan.com
Yeni otel
Macaron Konağı
Sakinliğinden huzuruna, zeytinyağından enfes yemeklerine her özelliğinden etkileneceğiniz, her mevsimi ayrı güzel olan Ayvalık’ta yepyeni bir otel. Girit, Selanik, Midilli ve Florna’nın kültürünü öğreneceğiniz Macaron Konağı’nın sardunya balkonunda, taş duvarları arasında konforlu bir tatil geçireceğiniz kesin… Ege Denizi sularının parlaklığı, oturacağınız sofraların renkliliği bunaldığınız her şeyden tamamen uzaklaşmanızı sağlarken, Macaron Konağı size gerçekten kendi konağınızda yaşıyormuşsunuz hissini verecek. www.macaronotel.com
Nev-i şahsına münhasır
Tarla Kuşu Gurmeko
Aslında Tarlakuşu Gurmeko yeni değil, ancak ben yeni keşfettim. Birbirinden zarif cumbalı evlerin, İtalyan ve Fransız sefaret binalarının, cami ve kiliselerin bir arada bulunduğu İsmetpaşa Mahhallesi’nde. Ayfer ve Ali Özcan, doğayla uyumlu yaşamı desteklemek, tarım-turizm-sanat aktiviteleri yapmak, kişisel gelişimi destekleyecek cesaretli projeler üretmek ve kendi mahsülleri zeytinyağını, doğal kumaştan mutfak önlüklerini, doğal ekmeklerini paylaşmak için açmışlar burayı. Tarlakuşu aynı zamanda bir sanat galerisi. İçeride Gülseren Kayalı’nın olağanüstü güzel tabloları da herkesin sanata ulaşabileceği bütçelerle satışa sunuluyor. Bir güzel kahve, doğal limonata içmek için, sanata doymak için uğrayın derim. İsmetpaşa Mah. Cumhuriyet Cad. No:53; www.tarlakusu.com
YARIN: TAKSİYARHİS YENİDEN AÇILIYOR; AYVALIK MÜZİK FESTİVALİ; PANSİYON CAN’DIR!
Paylaş