Paylaş
Hastayım ben bu cesur kadınların. Tıp dinlemeyen, doktor dinlemeyen, “Dur yapma, olmaz” dinlemeyen. Gelir geçer kuralların hepsine meydan okuyan, “Bu yaştan sonra çocuk senin neyine” diyen kafaları hiçe sayan. Hollywood’la başladı, İstanbul’a sıçradı, şimdi de İzmir kapılarına kadar geldi, dayandı.
Evet, eminim ki çok zor belli bir yaşı geçtikten sonra doğurmalara kalkışmak.
Eminim ki, iki kat testi, tedavisi, kontrolü var. Hayır, “Aman canıım tıp ne kadar ilerledi artık” demeyeceğim. Tıp ne kadar ilerlerse ilerlesin, her kadının bir biyolojik saati var.
Ama işte şimdilerde, zurnanın son deliği burada zırtlıyor!
Çünkü modern zamanlarda çalışan, kariyer yapan kadının, çocuk yapası anca 40’larında tutuyor. Hatta daha açık konuşalım, bazı kadınlar artık doğru adamı bulacağım diye inat ediyor. (Doğru adam diye bir şeyin olmadığını, 40’larına varınca anlıyorlar sanırım ama bu başka ve uzun bir yazı konusu beyler.)
Teknoloji geldi, yaş farkı gitti!
Teknolojinin ilerliyor, hele ki teknoloji düşkünü bir anne adayı iseniz; daha önceleri büyük bir sorun olan kuşak farkı gittikçe azalıyor. Geç anne-baba olmuş yeni nesil aileler, çocuklarının dünyalarından çok da uzak kalmıyor; veletleriyle rahatlıkla iletişim kurabiliyor. Tıbbın ilerlemesi de birçok sağlık sorununun çözülmesine ve yaşam süresinin uzamasına yardımcı olduğu için, önceki zamanlarda yaşlılık sınıfına girebilecek olan 40’lı yaşlar, şimdilerde yeni yeni orta yaş olarak algılanıyor, hatta kadının en olgun ve en güzel dönemi olarak düşünülüyor.
Amerika’daki her beş kadından biri, ilk çocuğunu 35 yaşından sonra dünyaya getiriyor. Kadınların kariyer planları nedeniyle anneliği ertelemesi, ülkemizde de ileri yaş hamileliklerini artırıyor. 35-40 yaş ve üzerindeki hamilelerin yüzde 85-90’ı düzenli takip ve testlerini yaptırdıkları takdirde sağlıklı bebekler dünyaya getirebiliyor. Üstelik, uzmanlara göre 35 yaş ve üzeri kadınlar için hamilelik ve doğum en güzel anti-aging yani gençleşme yöntemi!
Riskleri yok mu, tabii ki var
Ama şu da var: Eskiden kadınlar belli bir yaştan sonra doğurganlığın azalacağını ve kuşak farkının ortaya çıkacağını düşünür, bu yüzden de erken yaşta evlenip, çocuk yaparlardı. ‘Çocuğumla aramda fazla yaş farkı olmasın’ görüşü herkes tarafından benimsenmişti. Ancak son yıllarda bu görüşte büyük bir değişiklik oldu ve artık kadınlar 30’dan sonra, hatta 40’lı yaşlarda hamile kalmaya başladı.
Ve bu görüş zamanla herkes tarafından kabul edildi. En azından dünya tarafından kabul edildi. Yani, sonuç olarak biz kabul etsek de etmesek de 40 yaş anneleri dalga dalga geliyor.
Anne adayına özel not: Ha bir de, yine uzmanlara göre 40 yaş annelerinin “tosuncuk” doğurma riski, diğer annelere göre daha yüksek. Bakınız ben. Annemin beni doğurma yaşı 41. Doğum kilom 4.9 kg! Sevgiler.
Bregoviç bu akşam Gündoğdu Meydanı’nda
İlk kez yıllar önce Sezen Aksu ile Harbiye Açık Hava Tiyatro’sunda izlemiştim Goran Bregoviç’i. Ve Emir Kusturika’nın nefis filmlerinin müziklerini yapan adam olarak tanıyordum sadece. Balkan müziğinin ne kadar da şahane bir şey olduğunu unutmuşum, o gece bir kez daha hatırladım. İyi bir Balkan müziği dinlemek ve üzerimizdeki bu kasvetli havayı biraz olsun dağıtmak istiyorsanız Balkan Halk Dansları Festivali’nin sekizincisi, Bregovic konseriyle başlıyor. Bugün Gündoğdu Meydanı’nda ücretsiz olarak gerçekleşecek etkinliği bence kaçırmayın. Saat 21.00’de.
Paylaş