Paylaş
Şairi ve şiir tutkusunu anlatırken “Gül ıtırıyla selamlar sabahı, şair yaratır... Öyle seveceksin ki kelimeleri, yalnız senin için raks edecekler. Kelimeler de bütün sevgiler gibi kıskanç. Senin olmalarını istiyorsan, onların olacaksın; yalnız olacaksın.” Diyor Cemil Meriç. Nazan Bekiroğlu şairin şiir aşkını, “Şairlerin neden şiir yazdıklarını, pelikanların yavrularını neden kanlarıyla beslediklerini anladığım gün anladım” cümlesinde aşkın en vurucu halini, “Candan beslenen can” örneğiyle şair-şiir ilişkisinin beslendiği duygu ile can alıcı noktanın altını çiziyor. Büyük üstad Yahya kemal, “Şiir, düşünceyi duygu haline getirene kadar yoğurmaktır”, Fransız şair ve düşünür Paul Valéry “Şiir... Sesle anlam arasında o uzayıp giden kararsızlık...” tespitiyle şiirdeki duygu ve ritmin özüne varmayı vurgulamışlar. “Bilim aklın şiiridir; şiir de yüreğin bilimidir” diyen Maksim Gorki ile, “Şiir; zekâ ülkelerinde, uzun ve üzücü yolculuklardan sonra doğan şeydir” diyen Honoré de Balzac, şiirin zekâ ile yüreğin birlikteliğinden doğan armoni olduğunda hemfikir. Attila İlhan, “Bazıları şiir sevmez, çünkü onların yaraları yoktur, yaraladıkları vardır” cümlesinde kötü ruhların, donuk kalplerin hayatımıza kattığı sevimsizliği ifade etmiş. O kadar güzel anlatmışlar ki, okurken duyumsanan tüm duygular kayıp zamanda bir ‘ruh tufanı’ yaratan cinsten sarsıcı. Noktayı Cemal Süreya koyuyor ve diyor ki; “ İki şey: Aşk ve Şiir. Mutsuzlukla beslenir biri. Biri ona dönüşür.”
ÇEVRİM İÇİ ŞİİR SOFRASI
Yemek bedenin, şiir ruhun doyum kaynağıdır. Yukarıda yazdığım cümlelerle sizi şiire karşı iştahlandırdığımı umuyorum. Şiirin ruhumuzu beslediğine inanmamız gerek, zira yüreğimizin ritim ve ahenkle attığını unutmayalım. Size çok geniş bir şiir sofrası önereceğim. Şiir Derneği’nin, Kültür Bakanlığı desteği ve ‘Şiirsel mesafe’ mottosuyla düzenlediği, ‘Sanal Şiir Kitapları Fuarı” 15-22 Mart tarihleri arasında çevrim içi yayında olacak. Telefonunuzdan, tabletinizden ya da bilgisayarınızdan rahatlıkla katılabileceğiniz, mesafeyi dert etmeyeceğiniz şekilde dolaşabileceğiniz, şiir kokusunu fazlasıyla soluyacağınız ortam hazır. www.sanalsiirkitaplarifuari.com adresine tıkladığınızda değişik lezzetlerde hazırlanan şiir sofralarına oturabiliyor, farklı dönem şair ve şiirlerinin tadına bakabiliyorsunuz. Şiirsel konuşmaların yapıldığı canlı yayınlara bağlanabiliyor, hatta imza günlerine bile katılarak yazarlarla sohbet edebiliyorsunuz. Aralarında Ankara Temsilcimiz Hande Fırat’ın da bulunduğu, yazar Ahmet Ümit, oyuncular Ercan Kesal ve Nilüfer Açıkalın gibi ünlülerin şiir okuma videolarını izlerken, ruhunuzun doyum kaynağına ulaşmasının eşsiz keyfini de yaşayacaksınız.
‘ÖRNEK’ BİR KASAP
Ruhunuzu şiirle doyurduktan sonra karnınızı da doyurmak gerek. Unutulan yemeklerin tadım ekibinden sevgili Savaş Tütel’in, 1958 yılında Bahçelievler 4. Cadde’de kurulup günümüze kadar aynı özenle Ankara’ya hizmet eden ‘Örnek Kasap’ı’ hatırlaması hoşuma gitti. Dört nesil süren hizmet ve anlayışının değişmemiş olmasının sağladığı güvene dayanarak yazmak istedim. Et işi, güven ister. Bu güvenin devamlılığı da sevgi ve aşk gerektirir. Üçüncü nesil işletme mezunu Bekir Atalay ve yeğeni dördüncü nesil bilgisayar mühendisi Buğra Atalay’ın, eğitimini aldıkları sektörleri değil de ata mesleği kasaplığı tercih etmeleri aşklarını ispat için yeterli sanırım. Et seçme ve işlemedeki disiplinli davranışlarına kattıkları bilinçli gelişim vizyonu ile gelenekselliği yaşatmayı da başardıkları için tebrik etmek gerek.
K’SAP IZGARA
Örnek kasap’ın yan tarafına açtıkları et pişirme dükkânında tecrübeli ve maharetli oldukları et ve et işlemeyi, pişirmeye yansıtmaları doğru bir hareket olmuş. Sevgili Buğra zaten bildiği et işlemenin yanı sıra nasıl piştiği ile ilgili eğitimi de alarak mükemmele ulaşmayı hedeflemiş. Etler hem doğru işleniyor hem de doğru şekilde pişiyor. Bana göre en önemlisi de bu. Lezzet için tarif zor, gidip yerinde tatmanız daha kolay, karnınız doyduktan sonra şiir okuyun hazım da kolay!
Paylaş