Paylaş
Yeliz Çetin Özer ve Zerrin Güngenci ile 5 Soru 5 Cevap
1)Sizi ve markanızı tanıyabilir miyiz?
Sürekli yenilenen ve sınırlı sayıda üretilen tasarımlarla, özgünlüğün peşinden gidenlerin talep ettiği marka olmak için yola çıkan iki yakın dostun hikayesidir; Angels in Ra. Biz iki ortak, yıllardır farklı dallarda moda ve tasarımın içerisinde yer alıyoruz. Birimiz iç mimar olarak 15 senedir tasarım içerisinde, diğerimiz de 20 senedir büyük zincir mağazalarının ve dünya markalarının tekstil, ayakkabı, çanta kategorilerinin satın alma direktörlüğünü yapmakta. Sektör tecrübesi ile farklılaşmanın, özgünlüğün, kendini tekrara düşürmemenin ne kadar öncelikli olduğunun farkındayız. Bu yönden düşündüğümüzde Angels in Ra’nın her tasarladığı modelin sınırlı sayıda üretilmesine ve sürekli farklı tasarımlarla yenilenen kapsül koleksiyonunun olması gerektiğine karar verdik. Hiçbir kadın o an üstünde olan kıyafeti yanında bir başkasında görmek istemez; hepimiz biliriz bunu ve bu da farkındalıklarımızın başında geliyor. Diğer avantajımız ise ikimizin de birbirinden çok farklı ve zıt tarzımızın olması. Bu, tüm koleksiyona yansır halde ve bu sayede herkese hitap edecek bir koleksiyon ortaya çıkardık.
2) Neden ceket ve kimono?
Markamızı kurmaya ve yola çıkmaya karar verdiğimiz düşünce şekillendirdi tüm koleksiyonlarımızı. Farklı olalım, eşsiz olsun giydiklerimiz ama çok zorlama olmasın. Sadece tek bir parça ile hem şıklığı hem asaleti sağlasın istedik. Bir flipflop ve bikinimizin üstüne tek parça derken, kimononun özgür ruhumuzun ihtiyacı olan tek ama şık parça olduğuna karar vermemizle başladı tüm hikâye. İlk koleksiyonumuz olan SS21’de kimono tasarımları üstüne çalıştık. Bizim farklılaştığımız nokta, tüm modellerin sınırlı sayıda üretilmesi. Bazı modellerde sadece bir adet üretimi seçtik, bazıları sadece beş adet. Her bireyin öne çıkması ve benzersiz olması gerektiğine inanıyoruz ve bu konsepti koleksiyonlarımıza da taşıdık. WF21’de ise yine aynı şekilde sadece tek parça ile ‘nasıl özel, farklı oluruz’ dedik ve ceket, kaşmir palto tasarımlarımız hayat buldu. Ceketlerimizin ve paltolarımızın iç astarlarında birbirinden farklı olacak şekilde renkli cıvıl cıvıl ipek kumaşları tercih ettik. Herkesin birbirinin kopyası olmaya başladığı bu dönemde farklı olmayı istiyoruz. Bu sebeple kış koleksiyonumuzda, tüm modellerimizde iç astarları ve düğmeler birbirinden farklı olacak, asla tekrara düşmeyecek bir koleksiyon hazırladık. Hem yaz hem de kış koleksiyonumuzda lüks kumaşlarla kusursuz işçiliği birleştirmek istedik.
3) Siz stili nasıl yorumlarsınız?
Tutku, pozitif enerji ve kâşif ruh... Giyim kodlarımız kim olduğumuza dair pek çok done içerir. Kişinin kendini ifade etme tarzı, kim olduğunu gösterme özgünlüğüdür stil bizim için.
4) Sürdürülebilirlikle ilgili neler söylersiniz?
Sürdürülebilirlik günümüzde birçok alanda olduğu gibi modada da yaygın bir etkiye sahip. Geçirdiğimiz bu 2.5 senelik süreçte çoğumuz dünyaya verdiğimiz zararın farkına vardık. Angels in Ra olarak çok sevdiğimiz dünyamıza zarar vermemek için sürdürülebilir materyallerden üretilmiş doğal kumaşlarla, yüksek kaliteli, organik ve geri dönüştürülmüş ham maddeler kullanılarak üretilen, uzun ömürlü kıyafetler sunuyoruz. Ürettiğimiz tasarımların yıllar sonra da hatta sezonu geçtikten sonra da tekrar gündeme gelmesini sağlayacak bir anlayışı benimsemek de sürdürülebilir modadır. Bu bakış açısıyla her bir parçayı kusursuz işçilik ve kaliteli kumaşlarla üretimini tamamlıyoruz. Önümüzdeki kış koleksiyonumuz için bütün süreçlerimizde bilinçli üretimi garanti altına alabilmek adına tedarikçilerimizin tamamını Global Organic Textile Standard (GOTS) ve Global Recycle Standard (GRS) sertifikalarına sahip üreticiler arasından seçmeyi planlıyoruz.
5)Mottonuz?
Özgün, benzersiz ve asil ol...
Paylaş