Yayaları kim savunacak?

Ayşen GÜR
Haberin Devamı

Yayalar, sürücüler karşısında ikinci sınıf vatandaş. Ciddi bir sınıf farkı bu. Üstelik, araçların yayalar karşısındaki üstünlüğü, resmi, yasal!

Arada sırada bir kavşakta ‘‘Sağa geçerken yayaya yol ver’’ gibi bir levhaya belki rastlamışsınızdır. Orada yayaya zaten hiç hak tanınmamıştır, araçlara hep yeşil ışık yanmaktadır. Onlara sadece ‘‘canım siz de biraz yol verin işte!’’ denilmektedir.

Fakat İstanbul'da bir otomobil, üstelik kendisine yeşil ışık yanarken, ‘‘yayaya yol ver’’ levhasına uyar mı hiç?

Ama sürücülerin mütemadiyen ışıklara uymayan yayalardan şikayet ettiğini duyabilirsiniz.

Doğru, sayın sürücüler. Neden biliyor musunuz? Çünkü onlar da sizinle aynı milletten, aynı kumaştan!

Üstelik, yayanın trafik ışıklarına uymamasıyla, sürücünün uymaması arasında, ‘‘küçük’’ bir fark var: Çarpışma anında sürücüye hiç bir şey olmaz. Yaya ölebilir.

Yaya kırmızı ışıkta geçerken ölmüşse, sürücü ceza görmez. Çünkü bir yayanın kırmızı ışıkta geçmesi, ölümle cezalandırılması doğal karşılanan bir suçtur! Bu yüzden otomobiller, kendilerine yeşil ışık yandığında, yolun ortasında donakalmış bir yaya da olsa, sanki o insan hiç yokmuş, orası bomboşmuş gibi, donuk bakışlarla bakar gaz pedalına basarlar.

Yayaları kim savunacak? Trafikle ilgili düzenlemeler sadece otomobil hareketi göz önüne tutularak yapılıyor. Halbuki şu kural geçerli olmalı:

Öncelik, her zaman yayalarındır.

Yazarın Tüm Yazıları