Yaya kaldırımları yayalarındır

Yaya Hakları Bildirgesi'ni yayımlamaya devam ediyorum. İşte yaya kaldırımlarıyla ilgili haklarımız. Bunları elde etmek için çoook mücadele etmeliyiz!

Bütün yerleşim alanlarında yaya kaldırımı ağının bulunması, en temel yaya hakkıdır.

Motorlu taşıt trafiğine açık kent içi yollarda yaya kaldırımı yapılması zorunludur.

Yaya kaldırımları sadece yayalara aittir. Araçlar ve tezgahlar ile işgal edilemez.

Yaya kaldırımları, yaya trafiği için yeterli genişlikte ve fiziki durumu ne olursa olsun her yayanın iniş çıkışını zorlaştırmayacak yükseklikte yapılır.

Özürlüler için yaya kaldırımlarında rampalar bulunur.

Yaya kaldırımları üzerindeki kamu hizmetleri ile ilgili donatılar (örneğin tabelalar), yaya trafiğini aksatmayacak şekilde düzenlenir.

Hiç kimse, yaya kaldırımları üzerinde yaya trafiğini aksatacak ve yayaları tehlikeye maruz bırakacak herhangi bir fiziki durum oluşturamaz.

Osmanlı Devleti 1326’da kuruldu!

Osmanlı Devleti'nin kuruluşunun 700. yılı dolayısıyla bir şeyler yapıyoruz; ama tarihçiler kuruluş tarihi konusunda aynı fikirde değil. Bu konuda yazdığım yazılardan sonra, bir okurumuzun uyarısıyla değerli ekonomi tarihçisi Prof. Dr. Şevket Pamuk'un ‘‘Osmanlı İmparatorluğu'nda Paranın Tarihi’’ adlı kitabını okudum (Tarih Vakfı Yurt Yayınları.)

Pamuk, Orhan Gazi'nin ilk kez 1326'da kendi adına sikke bastırdığını belirterek şöyle diyor: ‘‘Bir hükümdarın kendi adına sikke darbetmesi, antikçağdan bu yana Akdeniz havzasında egemenliğin en önemli simgelerinden biri olarak kabul edilmiştir. İslam devletleri de sikke ve hutbeyi egemenliğin iki simgesi olarak tanımışlardır.’’

Pamuk, Osmanlıların Moğol İlhanlıların egemenliğinden ancak 14. yüzyılda kurtulduğunu, 1326'da da ilk kez kendi adlarına para bastığını söyleyerek ‘‘nümizmatik kanıtlar gerçek bağımsızlığın 1326'ya kadar gerçekleşmediğini açıkça gösteriyor’’ diyor.

Kısacası alın size başka bir kuruluş tarihi: 1326.