Tekrar: Heyelan ciddiye alınmalı

Ayşen GÜR

Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün, doğal olarak Büyükçekmece'yi seviyor. İlçesinin toprağını da seviyor elbette.

Sanırım bu yüzden Büyükçekmece Barajı'nın kenarında geçen salı meydana gelen 4 metrelik toprak kaymasını önce ‘heyelan’ olarak nitelendirmek istemedi. Toprağın bölgede vaktiyle Devlet Su İşleri tarafından yapılmış olan, sonra da İSKİ'ye bırakılan tesislerdeki hatalar nedeniyle kaydığı görüşünü ortaya attı.

Buradaki tesisler bundan yıllar önce heyelana dayanacak bir teknolojiyle mi yapılmıştı? Elbette tartışılır.

Türkiye'de kamu yatırımlarında büyük ihmaller olabileceğini her Türk gibi biliyorum! Bu yüzden, Hasan Akgün'ün söylediklerinde bir haklılık payı olabilir.

Dün, Büyükçekmece Belediye Başkanı ile İSKİ Genel Müdürü, yanlarında hepimizin televizyonlardan tanıdığı İTÜ'lü yerbilimci Prof. Dr. Ahmet Ercan olduğu halde heyelan bölgesinde inceleme yaptı.

Ercan, Belediye Başkanı'na, bölgesindeki heyelanın burada yapılmış tesisleri aşan bir tabiat meselesi olduğunu açıkladı.

Hasan Akgün ikna olmuşa benziyordu. Ancak, bölgede toprak kaymasının doğaya yapılan müdahalelere de (örneğin otoyol yapımı) bağlanabileceğini düşünüyordu.

Kuşkusuz bu görüşte de haklılık payı var.

Fakat bence önemli olan, ilçelerimize, mahallelerimize duyduğumuz sevginin gözümüzü karartmaması.

Bu durumu başka mahallelerde ve ilçelerde de yaşadık. İnsanlar, yaşadıkları yerin ‘iyi’ olduğunu, deprem riskinin abartıldığını öne sürdüler.

Hatta bu tehlikeden sırf emlak fiyatları düşsün diye söz edildiğini öne sürenler bile oldu!

Bunları artık bırakalım.

Bir tehlike varsa, onun varlığını kabullenmekte gecikmeyelim.

Sevdiğimiz mahalleleri, toprakları korumak için gecikmeyelim.