Süleymaniye

Ayşen GÜR
Haberin Devamı

Cuma günkü gazetemizde gerek bir aydır otopark mafyasıyla ilgili haberlerimize yetkililerden bir tepki gelmemesi, gerekse Süleymaniye'deki kültür mirasının yanarak yokolmasından duyduğumuz öfkeyle sert bir manşet attık. Ben de (şu tepedeki fotoğrafıma pek uymayan) sert bir yazı yazdım.

Aynı gün İstanbul Emniyet Müdürü Hasan Özdemir telefonla aradı; özellikle ‘‘umurlarında değil’’ manşeti onu kızdırmıştı. Ama zamanını bize kızarak harcamadı. Süleymaniye'de Emniyet Müdürlüğü geniş bir soruşturma başlatmıştı. Akşam yeniden konuştuğumuzda ‘‘artık yetkililerin üstündeki ölü toprağını silktik diye başlık atabilirsiniz’’ diye şaka bile yaptı...

***

Gerek otopark rantının yarattığı mafya, gerek Süleymaniye'deki tarihi evlerde çıkan yangınlar, sadece bir asayiş sorunu değil elbette.

Otoparkları şimdilik bir kenara bırakarak Süleymaniye'ye dönelim.

İstanbul Üniversitesi Rektörü, gazetemize yolladığı yazıda Süleymaniye Koruma Projesi için 700 milyar TL gerektiğini, ancak devletin işe yalnız 37 milyar TL ayırabildiğini söylüyor.

Devletin kaynak yetersizliği malum. Devlet kurumlarının yöneticileri için bunun ne büyük bir çıkmaz olduğu da biliniyor.

Bu durumda bir yönetici ya kollarını kavuşturup şikayet eder.

Haklıdır, kimse bir şey diyemez.

Ya da kollarını sıvayıp harekete geçer.

Mecbur değildir, ama alkışları hak eder.

***

Topkapı Sarayı Müze Müdürü Filiz Çağman işte bu alkışlanacak yöneticilerden biri. Devlet ona da bakım için gereken kaynağı ayıramadı.

Ama o kollarını sıvadı ve saraya özel sektörden destek aramaya başladı. Buldu, daha da bulacak.

***

Geçen pazar Yahya Kemal'in 114'üncü doğum günüydü. Cemal Reşit Rey Salonu'nda düzenlenen bir anma töreninde ‘‘Süleymaniye'de Bayram Sabahı’’ şiirinden yola çıkılarak hazırlanan bir film gösterildi.

Bu şiiri herkes okul yıllarından hatırlar.

Büyük bir mimarın imzasıyla büyük bir padişahın adını taşıyan bu camiyi, yıllarca sadece bir mühendislik şaheseri olarak kabul ettiğini söyleyen şair, o bayram sabahı binanın tarih ve inançla yoğrulmuş bir ruhu olduğunu farkeder.

Şiir boyunca o tarihle övünür, övünür...

O caminin etrafında onunla bir bütün oluşturan, onun adını taşıyan, bunca ihmale rağmen ruhunu bir türlü teslim etmeyen bir mahalle var.

İnsan korumayı beceremediği bir tarihle nasıl övünür?

***

Seçimle işbaşına gelenler medyayı sadece seçim sırasında kullanmamalı.

İşbaşına geldikten sonra da medyayı sorunları anlatmak, çözüm bulmak için kullanmalı.

Süleymaniye'nin korunması medyanın kullanılabileceği sorunlardan biri.

Medya hep kötüye kullanılmaz ya. Bazen iyiye de kullanılabilir!

Yazarın Tüm Yazıları