Paylaş
Ben gençken devlet dernekleri sevmezdi. Şüpheyle bakar, potansiyel isyan ve sivil itaatsizlik yuvası olarak görürdü. Tarihi boyunca da pek çok defa bunları kapatmış, mallarını kayyumlara vermiş, mührü vurmuştur.
Ama artık devlet, dernekleri çok seviyor. Artık her devlet kurumunun bir derneği var. Eksiğini gediğini oradan sağlıyor. Buna bağış deniyor.
Biliyorsunuz şimdi her okul, kendi koruma derneğinin koruması altında. Velilerin gerçekleştirdiği bu koruma eylemi, çocuk okula kaydolduğu anda başlıyor. Her adımda bir makbuz, bir para.
Ama okulla iş bitmiyor. Bir de ilçe milli eğitim müdürlüklerini korumak gerekiyor. Bunun için de dernekler kuruluyor. O derneklere kim bağış yapacak? Tabii yine veliler.
İşte size bir örnek. Şişli'de 4 Ocak'ta bütün ilköğretim okullarında 4-5-6-7-8. sınıflarda okuyan çocuklara Türkçe, Matematik, Fen ve Sosyal Bilgiler'den sınav yapılacak. Bir komisyon sınav sorularını saptayacak, bir kitapçık oluşturulacak.
Cevap kağıdı ve sınav kitapçığı velilere satılacak. Her öğrenciden 500 bin lira alınacak. Bunun 100 bin lirası okullara kalacak. 400 bin lirası ise Şişli Milli Eğitim Müdürlüğü Koruma Derneği'nin Vakıflar Bankası Nişantaşı Şubesi'ndeki hesabına yatırılacak. Dekont Milli Eğitim Müdürlüğü'ne teslim edilecek.
Diyeceksiniz ki, 500 bin liradan ne çıkar? Hiçbir şey çıkmaz. Diyeceksiniz ki, veliler hiç mi katkıda bulunmasın? Bulunsun, bulunsun.
Ama benim merak ettiğim şey şu.
Niye velilerden sağlanan katkı bu dernek üzerinden gidiyor?
Veliler verdikleri paranın nereye gittiğini biliyorlar mı? Onlara destekledikleri bu dernek hakkında düzenli bilgi veriliyor mu?
Bu dernek Şişli Milli Eğitim Müdürlüğü'nü nasıl koruyor?
Devletin sorgusuz sualsiz gücünün arkasına sığınan bütün dernekler benim şüphemi uyandırır!
Çünkü dernek, gönüllü katılıma dayalı sivil bir oluşumdur.
Merak ediyorum, bu dernek de öyle mi?
Paylaş