Sessiz Çoğunluk bedava köprü de istiyor mudur acaba?

Ayşen GÜR
Haberin Devamı

İstanbul'da her gün Boğaz'ın üzerindeki iki köprüden 321 bin araç, 800 bin kişi geçiyor.

Bu kadar çok sayıda insanın günlük yaşamında bir avuç insan çok önemli. Bu bir avuç insan, iki köprüde gişelerin arkasında çalışıyor.

İtiraf edelim ki ömür törpüleyen bir iş. O gürültünün, o kirli havanın ortasında, evlerden, hayattan o kadar uzakta, bir dakika bile durup dinlenmeden camı kaldır, parayı al, üstünü ver, düğmeye bas. Camı kaldır, parayı al, üstünü ver, düğmeye bas...

Böyle korkunç bir iş aslında hiç yaratılmamalıydı.

Üstelik can havliyle, büyük bir dinamizm ve hızla çalışsalar bile, gişelerin önünde araçların yığılmasını engelleyemiyorlar.

Çalışanların geçen yıl yaptıkları eylem, bugün ve yarın yapacaklarından çok daha zekiceydi: Gişeleri terketmişler, para filan almamışlar, bu sayede köprüden geçen yüzbinlerce insanı kızdırmak yerine sevindirmişlerdi. Üstelik bu eylemle işvereni de canevinden vurmuşlardı. Çünkü işveren, yani Karayolları Genel Müdürlüğü, toplayacağı paraları toplayamamıştı.

Eylemin doğruluğu şuradan belli ki şimdi çalışanlar bunun yüzünden yargılanıyor. Çok sinirlenen Karayolları Genel Müdürlüğü, onlardan toplamadıkları parayı istiyor!

Sendika avukatının söylediklerine tamamen katılıyorum. Böyle bir tazminat isteği, baştan aşağı saçma: Çalışanların eylem hakkının ortadan kaldırılmasından başka bir şey değil bu.

İşte şimdi, onlar da cezalandırılamayacakları bir eylem yaparak İstanbul'daki trafiği felç edecekler. Gişeleri bırakıp gitmeyecekler, içeride oturup işi ağırdan alacaklar. Karayolları Genel Müdürlüğü'ne göre hava hoş. Para vermeden hiçbir araç geçemeyecek. İnsanların kuyruklarda beklemeleri ise kimin umurunda?

Aslına bakılırsa bu durum köprülerdeki temel sorunu bize bir kere daha hatırlatıyor. İstanbul trafiğinin can damarlarına gişe oturtup, içlerine insanlar koyup, geçenlerden para almak gibi ilkel bir yöntemden artık vazgeçmek gerekiyor.

Bu sayede trafikte elde edilecek tasarruf, köprülerin sağladığı gelirden bile fazla olabilir.

Ama nakit para toplamaktan vazgeçmek kolay değil.

Merak ediyorum, acaba ANAP lideri Mesut Yılmaz'ın sadece kendisinin bildiği özel dinleme yöntemleriyle sesini duymayı becerdiği o esrarengiz Sessiz Çoğunluk, köprülerin parasız olmasını da istiyor mudur?

Yazarın Tüm Yazıları