Paylaş
BENİM yazamayacağım bir yazı şekli de ‘‘Vay bizi tehdit ettiler, ama biz kahraman gazetecileriz, öyle kolay pabuç bırakmayız, mücadelemiz sürecektir’’ türünde bir yazıdır.
Çünkü birincisi biz kahraman filan değiliz. Haber yapmaya çalışan, bununla geçinen ve bu işi seven gazetecileriz.
İkincisi eşkıya karşısında herkesin, hatta dünyanın en akıllı insanının, en büyük dahilerin bile boynu kıldan incedir!
Dün genç bir foto muhabirimiz ve bir şoför arkadaşımız, Kavaklı Beldesi sınırları içinde, kamuya açık bir alanda, Ekinciler müteahhitlik firmasının yaptığı bir sitenin fotoğraflarını çekmek istediler. Yolları bir otomobil ve bir minibüs tarafından kesildi. Minibüsün üzerinde Kavaklı Belediyesi yazıyordu. Minibüs siyah plakalıydı.
Bu araçlardan çıkan adamlar, Hürriyet Gazetesi'nin iki görevlisine silah gösterdiler, tehdit ettiler, ağıza alınmayacak küfürler savurdular, arkadaşımızın elindeki fotoğraf filmini zorla aldılar.
Bizim arkadaşlarımız, vücutlarını tetikçi olarak kiralayan beyinsiz takımından değildir. Beyinleriyle çalışırlar. Silah taşımazlar, dövüşmezler, küfretmezler. Bu yüzden saldırıdan etkilendiler.
Gazeteye gelip anlattıklarında önce dehşete kapıldık, sonra hukuki yollara başvurma refleksimiz harekete geçti. Çünkü tekrar edelim, biz de bu iki arkadaşımız gibi beyinsiz takımından değiliz. Gerçi nasıl bir ülkede yaşadığımızı biliyoruz ama ne yapalım, böyle yetişmişiz! Aklımıza önce hak ve hukuk geldi.
Sonra gazetemizin avukatlarından biriyle konuştuk. Ve şunu öğrendik: Arkadaşlarımız, saldırı anında yaşadıkları telaş nedeniyle ne sivil aracın, ne minibüsün plakasını alabilmişlerdi. Saldırganları tanımıyorlardı. Bu durumda Büyükçekmece Savcılığı'na yapılacak bir suç duyurusunun sonuç vermesi çok zordu...
Evet, saldırmak kimi insanlar için çok, hem de çok kolay; ama o insanları yakalamak çok zor!
Sonra şu iki soruyu sorduk kendi kendimize:
İnsanın bu kadar açıkça, Kavaklı Belediyesi yazılı resmi plakalı bir minibüsle gazetecilere saldırabilmesi için, bir şeylere güvenmesi gerekir! Acaba bu güvenin kaynağı ne?
İkincisi, bu saldırganlar, Hürriyet Gazetesi'nin görevlilerine saldıracak kadar rahatsa diğer vatandaşlara neler yapmaz?
O yüzden bu yazıyı İstanbul Valisi Sayın Erol Çakır'a hitaben yazdık.
Bu saldırıya neden olan haberi ise bu sütunun yanında okuyabilirsiniz.
Paylaş